NEÜ Rektöründen Nobelli Profesöre Davet Mektubu
Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker ‘DNA onarımı’ alanındaki çalışmasıyla 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü alan bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar’ı gönderdiği mektupla tebrik etti.
Kayıt Tarihi: 12.10.2015 12:52 - Son Güncelleme: 05.05.2024 20:07
Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker ‘DNA onarımı’ alanındaki çalışmasıyla 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü alan bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar’ı gönderdiği mektupla tebrik etti.
Şeker ayrıca Sancar’ı üniversitelerine davet etti. NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, tebrik mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Prof. Dr. Aziz SANCAR,
‘DNA onarımı’ alanındaki çalışmalarınız neticesinde kazanmış olduğunuz 2015 Nobel Kimya Ödülü nedeniyle şahsım ve Üniversitem adına sizi tebrik ve takdirlerimi iletmek üzere yazıyorum. Ülkemizin yetiştirdiği seçkin ve saygın bir bilim insanı olarak ve fazlasıyla hak ederek bu ödülü kazanmanız nedeniyle ne kadar gurur duysanız, ne kadar gurur duysak azdır.
Türkiye’deki bilim insanları ve bilim yuvaları olarak son derece mutlu olduk. Emin olunuz ki ülkemizin her ferdi, her kurumu bu mutluluğu Sizinle beraber paylaşıyor. Paylaştıkça artan bu gurur insanımızı kuşatıyor, milletimize ilham kaynağı oluyor. İnsanımız dualarını Sizden esirgemiyor. TÜBA konsey üyesi olarak belirtmek isterim ki TÜBA Şeref üyeliğiniz de bizim bu övüncümüzü daha da artırmaktadır.
Mutluluğumuzu ve gururumuzu artıran pek çok neden var…
Birincisi, ödülü kazanır kazanmaz "Anavatanıma çok minnettarım" demek suretiyle gösterdiğiniz kadirşinaslık, hakkı teslim etme yaklaşımı ve tevazu övgüyü hak eden özelliklerdir. Milletinize, vatanınıza vefa borcunuz bulunduğunu vurguluyorsunuz. Bundan daha büyük bir milliyetçilik, vatanseverlik olmaz, diye düşünüyorum. Milletimizin hakkını çalışarak ve onu gururlandıracak başarılara imza atarak ödüyorsunuz.
İkincisi, insanların derdine derman olma noktasında reçete olabilecek çalışmalarınızla, hastalıklı hücrelerin onarımı alanında önemli katkı sağladınız. Yaptığınız bu katkı din, dil, etnik köken ya da felsefi inanç farkı gözetmeden dünyanın her bir köşesinde yaşayan, hastalıklarından şifa bulmak için bekleyen insanlara umut kaynağı oluyor. Bir bilim insanı için bundan daha büyük bir mutluluk düşünülemez herhalde.
Üçüncüsü, ülkemizde henüz yolun başında olan, gelecek vaat eden ve insanlığa Sizin gibi katkı sağlamak için çaba sarf eden genç bilim insanlarımız için rol model oluyorsunuz. Onlar açtığınız çığırdan ilerlemeye devam edecekler. Bilecekler ki, Anadolu’nun bağrından dünyanın sayılı bilim insanları çıkabiliyor.
Peki, niçin onlar da başarılı olmasın?
Dördüncüsü, Türkiye’de almış olduğunuz Tıp eğitimine yaptığınız vurgu ayrıca takdire şayan bir husustur. Bundan bizler de motive olduk. Ülkemizde verilen eğitim adına gururlandık. ‘Daha iyi neticeler almak için neler yapabiliriz’ sorusuna daha çok ağırlık vermeye başladık. İstenildiği zaman, gerekli çabalar gösterildiği anda insanımız eşi, benzeri görülmemiş başarılara imza atabiliyor. Bu, şahsınızda bir kez daha kanıtlandı.
Bütün bu güzellikleri ülkemize ve bizlere yaşattığınız için tekrar ve gönülden teşekkür ediyorum.
Ayrıca, temel bilimler alanındaki katkınız, multi-disipliner yaklaşımınız bizler için örnek teşkil ediyor. Umuyoruz ki yaktığınız meşale çok uzaklara taşınacak.
Henüz genç bir bilim yuvası olan ve her geçen gün yeni başarılara imza atan Necmettin Erbakan Üniversitesi Ailesi, ülkemiz ve insanlık adına size minnettardır. Hedefimiz Prof. Sancar’ların sayılarının çoğaltılmasıdır.
Sizi, müsait olduğunuz en erken dönemde, Üniversitemizde ağırlamak, değerli bilgilerinizi öğrenci ve akademisyenlerimize ulaştırmak isteriz.
Bu duygu ve düşüncelerle şahsım ve Üniversitem adına tekrar tebrik eder, başarılarınızın devamını dilerim.
Saygı ve muhabbetlerimle,
Prof. Dr. Muzaffer ŞEKER
Rektör”
Şeker ayrıca Sancar’ı üniversitelerine davet etti. NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, tebrik mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Prof. Dr. Aziz SANCAR,
‘DNA onarımı’ alanındaki çalışmalarınız neticesinde kazanmış olduğunuz 2015 Nobel Kimya Ödülü nedeniyle şahsım ve Üniversitem adına sizi tebrik ve takdirlerimi iletmek üzere yazıyorum. Ülkemizin yetiştirdiği seçkin ve saygın bir bilim insanı olarak ve fazlasıyla hak ederek bu ödülü kazanmanız nedeniyle ne kadar gurur duysanız, ne kadar gurur duysak azdır.
Türkiye’deki bilim insanları ve bilim yuvaları olarak son derece mutlu olduk. Emin olunuz ki ülkemizin her ferdi, her kurumu bu mutluluğu Sizinle beraber paylaşıyor. Paylaştıkça artan bu gurur insanımızı kuşatıyor, milletimize ilham kaynağı oluyor. İnsanımız dualarını Sizden esirgemiyor. TÜBA konsey üyesi olarak belirtmek isterim ki TÜBA Şeref üyeliğiniz de bizim bu övüncümüzü daha da artırmaktadır.
Mutluluğumuzu ve gururumuzu artıran pek çok neden var…
Birincisi, ödülü kazanır kazanmaz "Anavatanıma çok minnettarım" demek suretiyle gösterdiğiniz kadirşinaslık, hakkı teslim etme yaklaşımı ve tevazu övgüyü hak eden özelliklerdir. Milletinize, vatanınıza vefa borcunuz bulunduğunu vurguluyorsunuz. Bundan daha büyük bir milliyetçilik, vatanseverlik olmaz, diye düşünüyorum. Milletimizin hakkını çalışarak ve onu gururlandıracak başarılara imza atarak ödüyorsunuz.
İkincisi, insanların derdine derman olma noktasında reçete olabilecek çalışmalarınızla, hastalıklı hücrelerin onarımı alanında önemli katkı sağladınız. Yaptığınız bu katkı din, dil, etnik köken ya da felsefi inanç farkı gözetmeden dünyanın her bir köşesinde yaşayan, hastalıklarından şifa bulmak için bekleyen insanlara umut kaynağı oluyor. Bir bilim insanı için bundan daha büyük bir mutluluk düşünülemez herhalde.
Üçüncüsü, ülkemizde henüz yolun başında olan, gelecek vaat eden ve insanlığa Sizin gibi katkı sağlamak için çaba sarf eden genç bilim insanlarımız için rol model oluyorsunuz. Onlar açtığınız çığırdan ilerlemeye devam edecekler. Bilecekler ki, Anadolu’nun bağrından dünyanın sayılı bilim insanları çıkabiliyor.
Peki, niçin onlar da başarılı olmasın?
Dördüncüsü, Türkiye’de almış olduğunuz Tıp eğitimine yaptığınız vurgu ayrıca takdire şayan bir husustur. Bundan bizler de motive olduk. Ülkemizde verilen eğitim adına gururlandık. ‘Daha iyi neticeler almak için neler yapabiliriz’ sorusuna daha çok ağırlık vermeye başladık. İstenildiği zaman, gerekli çabalar gösterildiği anda insanımız eşi, benzeri görülmemiş başarılara imza atabiliyor. Bu, şahsınızda bir kez daha kanıtlandı.
Bütün bu güzellikleri ülkemize ve bizlere yaşattığınız için tekrar ve gönülden teşekkür ediyorum.
Ayrıca, temel bilimler alanındaki katkınız, multi-disipliner yaklaşımınız bizler için örnek teşkil ediyor. Umuyoruz ki yaktığınız meşale çok uzaklara taşınacak.
Henüz genç bir bilim yuvası olan ve her geçen gün yeni başarılara imza atan Necmettin Erbakan Üniversitesi Ailesi, ülkemiz ve insanlık adına size minnettardır. Hedefimiz Prof. Sancar’ların sayılarının çoğaltılmasıdır.
Sizi, müsait olduğunuz en erken dönemde, Üniversitemizde ağırlamak, değerli bilgilerinizi öğrenci ve akademisyenlerimize ulaştırmak isteriz.
Bu duygu ve düşüncelerle şahsım ve Üniversitem adına tekrar tebrik eder, başarılarınızın devamını dilerim.
Saygı ve muhabbetlerimle,
Prof. Dr. Muzaffer ŞEKER
Rektör”
Omerovic'ten Konyaspor'a Veda Mesajı
Konyaspor - Fenerbahçe: 46. Randevu
Konyaspor'da İç Transferde Bir İmza Daha
Çamdalı'dan İlk Açıklamlar: Önceliğimiz Bu Sezon!
Soner Dikmen'den Yalan Haber Tepkisi!
Yasir Subaşı Sahalara Döndü!
Serdar Kesimal Yeniden Konyaspor'da!
Özat'tan Konyaspor Hakkında Küstah İfadeler!
İşte Konyaspor - Fenerbahçe Maçının Hakemi
