Küresel çete, kullandığı mendili yavaşça çöpe bırakıyor!

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 19.05.2024 09:59
YAZI
A
 Küresel çete kullandığı mendili yavaşça çöpe bırakıyor! Bir diğerini sahne ışıkları altına çekiyor!

David Phillips : Batıda en güçlü, en bilinen, tanınan Pkk ve Kürdistan kukla devlet savunucusu!
AKP’ye yol haritası verenlerin, başında geliyor!
Şimdi ağababalarının emirleri doğrultusunda kullandıkları mendil AKP nin çöpe atılacağını ve yerini yavaşça hdpkk’ya bırakacağını açıklıyor!
Bu makas değişiminde; güya muhalif diğer partiler de, üstlerine düşen görevi ifa edecekler.

Şimdi Türkiye’ye hdpkk’yı “ana muhalefet” olarak kabul ettirme, bugüne kadar ‘ana baba muhalefetmiş gibi olanları ‘eritme’ ; sonra da , Öcalan’ı siyasi figür olarak sahneye sürme zamanı!

Bunun için, her yol denenecek. Ekonomik kriz en etkilisi.Kan operasyonlarına ara verilerek ; ‘barış’ çığlıklarıyla, millete suni teneffüs yapılırken; teröristler – bebek katilleri, yavaşça sahnede ‘kurtarıcı’ rolünde yerlerini alacaklar!

Toplumun kafası, arı kovanına dönmüşken; atılan her adımı , basın – yayın , sosyal medya trolleriyle yönlendirmek kolay, nasılsa..
Chp ve mhp severler , sağa sola savrulurken ; akp muhipleri de ;  ‘batı, ustaya saldırıyor’ diye, kaçak saray sakinine yapışacaklar.
Bu aymazlıkta ; Türk Milleti’nin altından, vatan topraklarını çekmek ; laz -kürt -çerkez -roman- alevi -sünni cepleri yaratmak için, bol fonlu faaliyetler artacak.

Zaman : Türk milletinin, şehit kanlarıyla sulanmış vatan topraklarına olan bağlılığı ve ‘azim ve kararlılığı’nın  ne mertebede olduğunu gösterecektir!

Şimdi bu çerçevede Küresel çetelerin ‘Kürdistan uzmanı’ David Philips’in 30 temmuz 2015 tarihli ‘Türkiye’nin Karanlık Geleceği’ makalesine gözatınız:
Erkan Güçiz , meraklısı için çevirdi:

David L. Phillips

Türkiye’nin Karanlık Geleceği
30 Temmuz 2015

Fırtına bulutları toplanıyor.
Türkiye’nin karanlık bir geleceği var.
Bunun sorumlusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
İzlediği politikalar Türkiye’yi daha güvensiz, daha istikrarsız ve mali olarak daha güçsüz duruma getirdi.
Erdoğan, Türkiye’yi gömecek çukuru kazıyor.
Çukurdan çıkacağına, kazmaya devam ediyor, iftiralar savuruyor ve Türkiye’nin sorunlarından başkalarını suçluyor.

24 Temmuz’da ABD ve Türkiye, İncirlik üssünün koalisyon uçaklarının Irak ve Suriye’deki IŞİD hedeflerine karşı hava saldırılarında kullanılmasında anlaştıklarını açıkladılar.
Erdoğan; bu anlaşmayı, PKK’nın Irakta Kandil Dağındaki kamplarını bombalamak için kullandı.

Batıya göre terörle mücadele : IŞİD’le savaştır.
Erdoğan’a göre : Kürtler’i öldürmektir.
Erdoğan ; bu koalisyonla işbirliği numarası altında, gerçek amacını gizleyemez.
Son NATO toplantısında pek çok ülke : Kürtlerin hedef alınmasının , IŞİD’i güçlendireceği endişesini belirtti.

Erdoğan, iki polisin PKK tarafından öldürülmesini ; hava saldırıları için yeterli sebep olarak gösteriyor.
PKK ise ; Suruç Gençlik Merkezinde 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalama olayında , bu polislerin IŞİD ile işbirliği yaptığı iddiasında.
Türkiye , İslam Devleti’nin (İD – IŞİD’in yeni adı) can damarı.
Cihat yolu, Türkiye’den Suriye’ye uzanır.
Türkler ; İslam Devleti savaşçılarına, lojistik, para, silah ve sağlık hizmetleri veriyor.

Erdoğan; Suruç sonrası , oltaya bir yem taktı ; ve PKK, onu yuttu.
Şu an şiddet,  hızla kontrol dışına çıkmakta.

Erdoğan, bombardımanın devam edeceğini söylüyor.
Umursamadan ; Türkiye’yi , sonu gelmeyecek bir savaş haline götürüyor.
ABD eski Büyükelçisi Holbrooke, Miloseviç (Sırbistan eski Cumhurbaşkanı, Yugoslavya’nın parçalanmasında önde yer alanlardan biri) hakkında, “Önündeki sorunu çözmek için  ,  daha büyüğünü yarattı”, demişti.
Erdoğan da aynı şeyi yapıyor.
Gerginliğin artırılması ; Erdoğan’ın meşruluğunun, inişte olduğu bir zamana rastlıyor.
Aciz, güçsüz bir partinin başı olarak savaşı yürütüyor.
Partisi olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) 7 Haziran seçimlerinde parlamento çoğunluğunu ve manevi otoritesini kaybetti.

PKK’yı kışkırtmak, kriz yaratmak için cüretkâr bir hile.
Erdoğan milliyetçilere çanak tutuyor (ç.n. tam çeviri, pezevenklik yapıyor), PKK’yı şeytan gibi gösteriyor ve sayıları 20 milyon olan Türkiye Kürtlerini dışlıyor.

Görünüşe göre Erdoğan yeni seçimlere hazırlanıyor.
Oyların %13.1’ni alan ve parlamentoda ilk defa sandalye sahibi olacak olan Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) saygınlığınısarsmaya çalışıyor.
Erdoğan, AKP’nin anayasayı değiştirecek ve bir kraliyet cumhurbaşkanlığı kuracak oyları almasına engel olduğu için HDP’ye çok kızgın.
Misille olarak Erdoğan, HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarınıkaldırmak tehdidini savuruyor.
Hatta, PKK’yı desteklemekten dolayı HDP’yi kapatmayı bile ima etti.

PKK’ya yapılan bu saldırı barış sürecini ortadan kaldırdı.
İki yıl önce PKK, daha geniş kültürel ve siyasi haklar alabilme konusunda görüşmek için tek taraflı ateşkes ilan etti.
Bugün Türkiye’de;  toplumdaki bölünme (ayrışma) yakın tarihte görülmemiş bir seviyede.
Yeniden bir iç savaş riski büyüyor.

Savaş çığırtkanlığının, bir de ekonomik bedeli var.
Hızla işleyen Türkiye ekonomisi, büyük borçlar üzerine kurulu.
Erdoğan’ın yakın çevresinde , yolsuzluk başını alıp gitmiş durumda.
Erdoğan’ın korkusu, bu yeni parlamentonun yolsuzluk ve yönetim bozuklukları dosyalarını açarak AKP’yi ve liderini hedefe koyması.

Erdoğan ; içeride ve dışarıda hayali düşmanlar yaratarak, seçmenleri korku ile manipüle ediyor.
Dinci Gülen Hareketini ,  paralel bir yönetim kurmak ve kendi hükümetini devirmeyi planlamakla suçluyor.
Gülen’le bağlantısı olan yüzlerce yönetici, hakim ve emniyet mensuplarını tevkif etti.

Erdoğan, ülkenin sorunları için Türklerin başkalarını suçlamalarını istiyor.
Fakat bir noktada ibre tersine dönecek; Türkler, Türkiye’yi doğru yönetmediği, güvenliğini tehlikeye soktuğu , yandaşları ve ailesinin kanunsuz soygunculuklarına göz yumduğu için : Erdoğan’ı suçlayacaklar.

Türkler çalışkan ve misafirperver.
Asil insanlar.
Erdoğan onların bu güvenini sapık bir güç peşinde kötüye kullandı.
Türkiye’nin karanlık bir geleceği var.

David L. Phillips Columbia Üniversitesi İnsan Hakları Enstitüsü direktörüdür.
ABD Dışişleri Bakanlığında üst düzey uzman ve danışman olarak görev yaptı.
Son kitabı, Kürt Baharı: Ortadoğu’nun Yeni Haritası.

Kaynak: http://www.huffingtonpost.com/david-l-phillips/turkeys-dark-future_b_7906588.html

Ek bilgi: David L. Phillips 2007’de Amerikan Dış Politika Milli Konseyi adına, “PKK’nın Silahsızlandırılması, Hareketin Durdurulması Ve Topluma Geri Dönüşü” başlıklı bir rapor hazırlamıştı.

https://www.ncafp.org/articles/07%20Report%20on%20Disarming,%20Demobilizing%20and%20Reintegrating%20the%20Kurdistan%20Workers%20Party.pdf

ETİKETLER:

Banu Avar

Banu Avar

Yazarın Diğer Yazıları