Günün Bildirisi

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 19.05.2024 23:29
YAZI
A
 BÜTÜN mü’minler kardeştir… Müslümanın Müslümana düşmanlık etmesi haramdır, fâciadır, rezalet ve hıyanettir, fitne ve fesattır, utanç vericidir… Aralarında ihtilaf çıkarsa, Müslümanların bunu Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın, hikmetin ve ahlakın ışığında, ehliyetli ve güvenilir kimselerle istişare ederek kardeşçe çözmeleri gerekir… Bütün Müslümanlar tek bir Ümmet olmalıdır… Birlik rahmet ve izzettir, tefrika azap ve zillettir… Mü’minlere düşmanlık edip, kafirleri dost ve velî edinmek haramdır… İslam kardeşliğini ve birliğini bozanlar haindir… Müslümanlar arasındaki kavgalar, savaşlar, çekişmeler şeytanîdir, küfrün ekmeğine yağ sürer… Ey Ehl-i Tevhid ve Ehl-i Kıble kardeş olunuz, tek bir Ümmet olunuz, râşid bir İmam-ı Kebire biat ve itaat ediniz, barış ve tesanüd içinde yaşayınız!.. Rahmanın gösterdiği doğru yoldan gidiniz, şeytana ve nefs-i emmârelerinize uymayınız… İman kardeşlerinizi seviniz, onlara merhametli ve şefkatli olunuz, bütün hayırlı ve mâruf işlerde birbirinizi destekleyip işbirliği yapınız… Hiçbir gerçek mü’min, aklı başında Müslüman iman kardeşlerine düşmanlık etmez, fitne fesat ve tefrikaya sebebiyet vermez…

(Bu sözleri kendi kafamdan yazmadım, katiplik yapıyorum…)

* (İkinci yazı)

Neler Yapacaksın Neler yapmayacaksın?

ALLAH’I Rabb… Kur’anı Kitab… İslam’ı din… Muhammed Mustafa aleyhissalatü vesselamı nebi ve resul, Şeriat-i İslamiye’yi şeriat olarak kabul ediyor, bunlara iman ediyor, bunlardan razı isen:

Yalan söylemeyeceksin.

Aldatmayacaksın.

Sözünden dönmeyeceksin.

Dosdoğru olacak, eğrilik yapmayacaksın.

Haram yemeyeceksin.

Şüpheli şeylerden uzak duracaksın.

Zina etmeyeceksin.

Ribaya bulaşmayacaksın.

Fitne fesat çıkartmayacaksın.

Tecessüs edip insanların gizli günahlarını, ayıplarını araştırmayacaksın.

Gıybet etmeyeceksin.

Lâf taşımayacaksın.

Ara bozmayacaksın.

Din ve iman kardeşlerini seveceksin ve onlara hıyanet etmeyeceksin.

İsraf etmeyeceksin.

Beş vakit namazı dosdoğru kılacaksın.

Farz namazları cemaatle kılacaksın.

Zekatını dosdoğru ve tastamam vereceksin.

Nefs-i emmârene ve şeytana uymayacaksın.

Kanaatli yaşayacaksın.

Lüks ve şatafattan uzak duracaksın.

Rüşvet almayacaksın.

Haram rantlar yemeyeceksin.

Kafirleri dost ve velî edinmeyeceksin.

İşleri ehliyetli, liyakatli, güvenli kimselere danışarak halledeceksin.

Kendin ilmihalini öğrenecek ve hayata uygulayacaksın, çoluk çocuğuna da öğret(tir)eceksin.

Dünya tuzaklarına düşmeyeceksin.

Ümmet şuuruna sahip olacak, cemaat holiganlığından kaçacaksın.

Boynunda râşid ve ‘âdil bir İmama biat ve itaat bağı olacak.

Kötülükleri iyilikle def’ edeceksin.

Yeryüzünde Allah’ın şâhidi olacaksın.

Kimseye zulm ve eziyet etmeyeceksin.

Kara, kirli, necis, haram servete ve birikime sahip olmayacaksın.

Yaratana isyan konusunda yaratıklara itaat etmeyeceksin.

Allah için sevecek, Allah için buğz edeceksin.

Allah ile olan işlerinde ihlaslı, yaratıklarla olan işlerinde âdil, insaflı ve kerim olacaksın.

Cimri olmayacaksın, cömert olacaksın.

Kezzabları, Deccalları, Süfyanları sevmeyecek ve desteklemeyeceksin.

Dünya hizmetlerini ve vazifelerini aksatmamak şartıyla ahirete yönelik olacaksın.

Allah’ın istediği ve beğendiği güzel ahlakla ahlaklı olacaksın, bu konuda Resulullahı örnek alacaksın.

Bütün azgınlıklara uzak kalacaksın.

Günah, ayıp, kusur, edepsizlik ve terbiyesizliklerine tevbe edip pişman olacaksın. Seni Allah’tan başkasının kurtaramayacağını bileceksin.

Allah’tan sabır ve namaz ile yardım isteyeceksin.

Derecen ve imkanın ne ise ona göre emr-i mâruf ve nehy-i münker yapacaksın.

İhlasla zekat sadaka vererek, hayır hasenat yaparak âhirete yönelik ticaret yapacaksın.

Nifaktan şikaktan fitneden fesattan her türlü şeytanlıktan uzak duracaksın.

Riyasete talip olmayacaksın, matlub olduğun takdirde ehil değilsen kabul etmeyeceksin.

Din işlerini râsih, ilmiyle âmil, zahid, muttaqi, mustaqim ulemaya, fukahaya ve mürşidlere soracaksın.

Kibirden, gururdan, enaniyetten, ucubtan ateşten kaçar gibi kaçacaksın.

Velhasıl laf Müslümanı değil, hal Müslümanı olacaksın.

Doğduğunda sen ağlıyordun, yanındakiler gülüyordu; öyle bir ömür süreceksin, öyle olacaksın ki, öldüğünde herkes ağlayacak, sen güleceksin.

ETİKETLER:

Mehmet Şevket Eygi

Mehmet Şevket Eygi

Yazarın Diğer Yazıları