Müslüman Muhalif Olmak Zorundadır

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 18:48
YAZI
A
 YIL 2013… Mekan Türkiye… Gerçek Müslümanın mutlaka muhalif olması gerekir… Siyasî muhalefet mi?.. Hayır hayır… Derin kültürel muhalefet…
1. Türkiyenin yakın tarihteki ve bugünkü düzeni, sistemi, nizamı; İslama, Kur’ana, Sünnete uymuyor. Müslüman böyle bir ortamda muvafık olamaz, muhalif olmaya mecburdur.
2. Bozuk düzen-sistem içindeki iktidar ile muhalefet çekişmesinden bahs etmiyorum… 
3. Bozuk bir düzen, Müslümana kapıları altından, merdivenleri gümüşten evler verse, onu lüks, konfor ve rahat içinde yaşatsa bile o ondan asla razı olmamalıdır.
4. Halkının çoğunluğu Müslüman olan bu ülkede Kur’an, Sünnet, Şeriat ve İslam ahlakı hakim olmadıkça Müslüman razı ve memnun olamaz.
5. Küfre rıza küfürdür.
6. Allahın indirdiği hükümlerle hükm etmeyenler kafir, fasık ve gafildir.
7. Ülkede yüz bin cami varmış, gürül gürül ezan okunuyormuş, cayır cayır yeni camiler yapılıyormuş, şadırvanlardan sular akıyormuş… Bunlar ölçü değildir. Ölçü İslamın yaşanmasıdır, İslamın hayata uygulanmasıdır.
8. Eğitimin süfyanî ideolojiye göre yapıldığı bir ülkede yaşayan Müslümanların bu eğitim sistemine muhalif olmaları gerekir. Onların bu konuda seçim=tercih hakları yoktur.
9. Müslüman zinayı suç saymayan bir sisteme alkış tutamaz.
10. Müslüman ribayı caiz ve mübah gören bir sisteme taraftar olamaz.
11. Müslüman, seks kölesi kadınlara TC fahişelik vesikası veren, yasal seks evleri açan, seks köleliğinden KDV ve gelir vergisi alan bir sisteme mutlaka muhalif olmak zorundadır.
Gerçek aydın bozuk düzene muhalif olmak zorundadır.
Gerçek şuurlu Müslüman da…
Bugün durum eskisine nispetle daha iyiymiş… Böyle bir hükmü mantık bilmez cahiller verebilir ancak.
Eskiden kötü olan bir şey daha iyi olmaz, daha az kötü olabilir.
Eskiden Ceza Kanunu zinayı suç olarak kabul ediyordu. Bugün etmiyor. Bunun neresi az kötüdür?
Müslüman, bozuk bir düzen ve sistemin haram rantlarını yemez, haram menfaatlerini iğtinam etmez.
Bundan otuz kırk yıl önce bozuk düzene ateş püskürten, ellerine fırsat geçince her biri yaman bir müteahhid olarak sahnede arz-ı endam eden sâbık radikal İslamcılar benim ne dediğimi anlıyor mu acaba?
İslam şu ana değerler üzerine kuruludur: Kur’an… Sünnet… Şeriat… Ümmet… İmamet… İslam ahlakı…
Müslüman, âdil olmayan bir düzen ve sistemi beğenmez, ondan razı olmaz.
Haram kazançlar, gelirler, servetler lâşedir, lâşeye talip olanlar köpektir.
Haysiyetli gerçek Müslüman lâşe yemez.
Müslüman Rabb olarak Allahtan,
Kitab olarak Kur’andan,
Din olarak İslamdan,
Nebi olarak Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellemden,
Şeriat olarak İslam Şeriatından, 
Ahlak sistemi olarak İslam ahlakından razı olan kimsedir.
 
(İkinci yazı)
Niçin Ehl-i Sünnet İslamî Bilgi Bankamız yok?

Yirmi seneye yakın bir zamandan beri defalarca bir İslamî bilgi bankası kurulmasını teklif ettim, kabul görmedi… Şu bilgi çağında bilgisizlik karanlıkları içinde el yordamıyla yürüyoruz.
Bilgi bankası ne demektir:
1. Düğmesine basarsın, Türkiye’de kaç imam-hatip okulu vardır… İmam-hatip okullarının tarihçesi nedir? Bu okulların zayıf tarafları nelerdir? Bu konuda ne gibi olumlu ve yapıcı tenkitler yapılmıştır?.. Bunlara benzer yüzlerce dosya karşınıza çıkar.
2. Türkiye’de kaç İslamî tarikat ve cemaat vardır?.. Bunların hangileri Ehl-i Sünnet dairesindedir, hangileri ehl-i bid’attir.
3. Fethullah Gülen Hocaefendi cemaatiyle ilgili sağlam ve doğru bilgiler arasanız, onlar da karşınıza çıkar… Tenkitler, müdafaalar… Dünyanın kaç ülkesinde kaç kolej açmışlardır? Bazı ülkelerdeki kolejleri niçin kapatılmıştır? Daha neler neler…
4. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi… İmam, müezzin, vaiz, müftü ve diğer personeli…
5. Diyanet bünyesinde kaç bin feminist kadın eleman vardır? Bunların misyonu nedir? Bu konudaki iddialar, tenkitler, müdafaalar nelerdir?
6. Taraftarı kalmamış Mutezîle mezhebi nasıl hortlamış ve hortlatılmıştır? Takiyye ve kitman yapan kaç Mutezilî ilahiyatçı vardır?.. Bunlar Ehl-i Sünnet’i darbelemek için nasıl bir metot, strateji, siyaset takip etmektedir?
7. Fazlurrahmancılık nedir? Diyanette Fazlurrahmancı var mıdır? Ehl-i Sünnet ulemasının Fazlurrahmancılığa karşı makaleleri, kitapları var mıdır? Kimler Fazlurrahmancıdır?
8. Derin devlet, vesayet rejimi ve bazı İslamcılar Ehl-i Sünnet’i yıkmak, yerine evcil türedi bir İslam getirmek için neler yapıyor?
9. “Allah gerçek bir janustur” diyerek, kemal sıfatlarla sıfatlı, noksan sıfatlardan münezzeh Hak Teâlâ Hazretlerini iki çehreli bir Roma putuna benzeten, bu suretle sapık müşebbihe taifesi dairesi içerisine giren İranlı Yazar Ali Şeriatî niçin İslamcılar tarafından; bir imam, bir din önderi, bir mücahit olarak benimsenmektedir? Bu konudaki tenkitler, redler, cerhler, ilmî münakaşalar nelerdir?
10. Ehl-i Sünnet ile Şia arasındaki usule ait on beş kadar ihtilafın listesi…
11. Türkiye Müslümanları niçin irili ufaklı, hepsi birbirinden kopuk bin kadar cemaate, hizbe, fırkaya, sekte, gruba ayrılmıştır.
12. Türkiye’de zekatların çok büyük bir kısmı niçin Kur’an’ a, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun olarak verilmiyor ve sarf edilmiyor?
13. Umre seyahatleri büyük bir sektör ve endüstri haline gelmiştir? Bundan kimler nemalanmaktadır? İslam dini ve ahlakı lüks, turistik, ihtişamlı umrelere izin ve ruhsat verir mi?
14. Mustafa Kemal’in din hakkındaki inanç ve görüşleri nelerdir? Din konusunda neler yapmıştır? Açılma tarihi çoktan gelip geçtiği halde vasiyetnamesi niçin araştırıcılara ve halka kapalı tutulmaktadır?
15. Tesettür meselesi… Kur’an’ a, Şeriata, Sünnete uygun tesettür nedir? : Şeytanî tesettür nedir? Şeytanî tesettür sektöründe her yıl milyarlarca dolar dönmektedir. Bu konularda raporlar, tenkitler, teklifler, ilmi ve ciddi tartışmalar…
16. Müslümanlar millî eğitim konusunda neler yapıyorlar, neler yapmıyorlar, neler yapmalılar? Kur’an’ a, Şeriata, Sünnete uygun İslam Mektepleri açabilirler mi? Bu mekteplerin eğitim sistemi nasıl olmalıdır?
17. Müslümanların bugünkü sanat faaliyetleri yeterli midir?.. Bu sahada ne gibi faaliyetler ve hizmetler yapılmalıdır?
Yukarıda arz ettiğim konular gibi yüzlerce konuda Bilgi Bankası’ndan sağlam, doğru, aydınlatıcı, uyarıcı bilgi edinmek mümkün olmalıdır.
Maalesef, bin kere maalesef, Müslümanlar böyle bir Bilgi Bankası kurmuyorlar yahut kuramıyorlar.
Böyle bir hizmeti bir tek cemaat yapamaz. Bu hizmeti başarabilmek için hepsi olmasa bile, bir kısmının birleşmesi gerekir.
Firdevsî “Kim ki bilgili oldu, o güçlü oldu” diyor.
İslamî Bilgi Bankası’na sahip olmayan Müslümanlar güçsüz kalmaya, ezilmeye, zillet içinde yaşamaya, karanlıkta çırpınmaya mahkum kalırlar.
ETİKETLER:

Mehmet Şevket Eygi

Mehmet Şevket Eygi

Yazarın Diğer Yazıları