AKCAMİ Konutları’nın..

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 19.05.2024 09:58
YAZI
A
 AKCAMİ Konutları’nın köpekleri ve Büyük Aymanaslı okurumuz…

 

 

Nerede ise iki haftadır sizlerden gelen bazı notları ihmal ettik. Bu yüzdende bugün şehrimize kendi penceremizden değil siz değerli okurlarımızdan gelenlerle, sizlerin pencerenizden bir değerlendirme yapacağız.

Önce Karatay’dan Konya’ya bakıyoruz,  

“Uğur abi kolay gelsin,

Yazılarını takip ediyorum. Konya’da sözü işe yarayan sayılı kişilerdensin Abi. Zafer’de çalışıyorum aynı zamanda öğrenciyim. Abi naçizane bir konuda birilerinin dikkatini çekmek için aklımıza sen geldin.

Karatay’da yaşıyoruz ve köpek korkusundan taşsız sopasız gezemez olduk. Defalarca şikâyet ettik. En son benim şikâyetim üzerine belediyeden beyler gelip öğlen 12’de mahallede köpek aradılar. Böyle bir mantık olabilir mi? Abi öğlen vakti köpeğin ulu orta dolandığı nerede görülmüş? Köpeklerden korunmak için patlayıcıyla (torpil) gezenler var ben de dahil. Sırf belediyeye ait Akcami Konutları’nda onlarca köpek var. Abi bilmiyorum saçma bulacaksın ama bunun artık duyulması gerekiyor. Saygılarımla Abi kolay gelsin..”

Ve Büyük Aymanaslı Mehmet Bey;

“Sevgili Uğur abicim öncelikle saygılarımı sunuyorum. Size abi diyorum çünkü sizi kendime çok yakın görüyorum. Allah razı olsun çıkmayan sesime ses, şu kanayan yüreğime merhem oldun. Ellerinden öpüyorum. Allah uzun ömür versin inşallah. Sizin gibi yürekli insanlara çok ihtiyaç var bu medeniyetler başkenti Konya’da. Şu anda bu maili mi Konya’dan çokta uzak olmayan Akdeniz’in incisi Mersin’den yazıyorum. Akşam saat 20.30 civarında 20 derece sıcaklık var çok güzel bir iklim. Ama aklımda hala Konya’da hala ısınamayan soğukta yorgan altında üşüyen çocuklarım yaşlı ana babam ve komşularım geliyor. Ve canım hiç bir şey istemiyor. 13 Kasım 2013 Salı günü yayınlanan yazınızı bir heyecan ile okudum yazınızda bana tekrar yer verdiğiniz ve kendisini halka adamış sorumsuz yöneticileri karşınıza aldınız için tekrar tekrar teşekkür ederim.

Ama düşündüm de biz ne kadar kendimizi parçalasak da sayfa sayfa yazılar yazsak da herhangi bir çözüm olmayacak buna eminim. Çünkü kendisini her şeyden üstün gören Konyalı yöneticilerin bile dur diyemediği bu Gaznet firması ile uğraşmak bize bir numara büyük gelecek. Ya da ben öyle düşünüyorum. Ama yılmayacağım, usanmayacağım, bıkmayacağım. Bu arada bu mailimi yazarken babamın her zaman anlattığı bir hikaye geldi aklıma. Okuma lütfunde bulunursanız 5 dakikanızı alacam sizin.

Yer: Babil Krallığı

Tarihler: M.Ö. bir zaman dilimi, Zalim hükümdar Nemrut'un yaşadığı devirler.

Ve karar verilmiştir. Hz. İbrahim günlerce önceden hazırlanan o dev odun yığının alevlenmesiyle birlikte ateşin ortasına mancınıkla fırlatılacak ve hayatına son verilecektir. Bu haber o civardaki varlıklara hemencecik yayılır. Ve bir karınca görünür Babil'in tozlu topraklı yollarında. Evet bir karıncadır bu yanlış duymadınız. Mini minnacık, küçücük antenleri olan altı bacaklı bir karınca, ağzında da bir damlacık su ile ateşe doğru ilerlemektedir.

Bu olayı gören biri hemen karıncanın yanına yaklaşır ve ona şu soruyu sorar:

Ey karınca! Ne yapıyorsun, nereye gidiyorsun? O ağzındaki su damlacığını ne yapacaksın?

Karıncanın cevabı gayet nettir:

"Hz. İbrahim'in atılacağı ateşe doğru gidiyorum. Bu ağzımdaki su damlacığını O'nun atıldığı ateşi söndürmek için kullanacağım."

Bu sözleri duyan kişi hayretler içinde kalarak sorusunu yineler ve şöyle der bu kez:

“Evet ey karınca seni anlıyorum ama çok garibime gitti kusura bakma. Şu bir damlacık su ile mi Hz. İbrahim'in ateşini söndüreceksin?”

Karınca bu soruyu tereddütsüz şöyle cevaplar:

“Evet Hz. İbrahim'in ateşinin bu bir damla suyla sönmeyeceğini ben de biliyorum. Ama ateşi söndüremesem de Hz. İbrahim'in safında olduğumu belli edeceğim. Safım belli olsun diye böyle yapıyorum...”

…………..

Uğur abicim evet yer Babil değil Konya. Tozlu yollar yok, altı bacağım veya antenim de yok ama çocuklarım rızkını helal yoldan kazanmak için gece gündüz çalışan bir karıncayım ben. Medeniyetler başkenti Konyalı olup anam, babam, dedem, nenem, dedemin dedesi, nenemin nenesi Konyalı olan Goca Gonyalıyım.

Şehrimi seviyorum, ülkemi seviyorum, ben çocuklarım ve komşularım her şeyin en iyisine layığız. Bizi bu hallere koyan inşallah öbür dünyada hesabını verir. Ne diyeyim umarım yazdıklarım birlerinin kulağına gider duyar ve bizi anlar. Çok uzattım hakkınızı helal edin. Ben Büyük Aymanas Mahallesi’nden Mehmet …….. Selam, sevgi ve saygılarımla…”

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bana yapılan haksızlık bana hiç bir şekilde haksızlık yapma hakkını vermez.

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Durmak gerektiği zaman durabildiğimiz zaman ADAM oluruz

 

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları