Fatih çarşısında o asansör..

Fatih çarşısında o asansör, CHP’de beklenen istifa ve Büyükşehir Bilgi İşlem Merkezi

  Vilayet meydanında şehrimizin en eski ama günümüzde canlılığını hala koruyan bir çarşımız var:  Fatih Çarşısı... Ben bu çarşıyı; ilk kurulduğunda giriş katını saatçiler üst katlara çıktıkça gelinlik satan mağazalarımız, terzilerimizin olduğu çarşı olarak hatırlardım.

Allah var ya bu çarşıya da öyle pek girip çıkmam. Ancak geçen hafta çok saydığım hukukçu bir abimizin daveti ile öğle saatlerinde buluştuk. Bu değerli abimiz bu çarşının en üst katında çok leziz ev yemeklerinin bulunduğu bir lokantanın olduğunu söyleyerek bizi davet etmişti. Çarşıya girdik. Ben en üst kata yürüyerek çıkmak istedim. Abimiz asansör ile çıkmamızı isteyince girişte sola doğru asansörlerin bulunduğu yere yöneldik. Asansör gelip kapıyı açtığım zaman ise şok oldum. Deyim yerindeyse ağzım açık kaldı.

Tam Karadeniz fıkralarında olabilecek bir görüntü ile karşılaştım.

Fotoğrafta da görebileceğiniz gibi o daracık asansörün tam ortasında bir direk (!)…

Biz bu şaşkınlıkla direğe yapışarak(!)yukarıya çıktık.

Nefis yemeklerden sağlıcakla yedik.

Ama ben bu kez ısrarla tekrar o asansörden inmek, inerken de direğe yapışmak istedim(!)

Evet gördüğünüz gibi iş merkezinin yönetimi dükkan sahiplerinin asansör ile yük taşıma işinin hakkından gelememişler.

Ve son çare olarak da asansörün tam ortasına bu direği dikivermişler.

Helal olsun bizim insanımızın bu dahiyane fikrine.

Bizimkiler de etli ekmeği yedikçe Karadenizlileşmeye başlamışlar.

Ben Karadenizlileşmeye razıyım.

Ama bir şartla.

Her yer ve şartta Karadenizli gibi davranmak ve Karadenizli gibi olmak kaydı şartı ile

CHP’DE BEKLEN İSTİFA

Dün sabah saat 10 sularında CHP’den son 10 gündür beklediğim haber geldi. CHP İl Başkanı Cumhur Koyuncu Bey istifasını vermişti. Partililer bunu bekliyorlar mıydı? Bilmiyorum. Ama ben bu istifa kararını geçen haftadan bu yana bekliyordum.

CHP için hayırlı olsun diyoruz.

BÜYÜKŞEHİR BİLGİ İŞLEM

MERKEZİNE İLK KEZ GİRDİM

Büyükşehir binamıza, buranın her katına KOSKİ ve El kart bürosu da dahil olmak üzere sürekli olarak girer çıkarım. Kendimce de binayı çok iyi bilirim.

Yanılmışım.

Büyükşehir’in Bilgi İşlem Merkezi’ne hiç girmemişim.

Dün sabah bir tanıdığımızın işlemleri için önce KOSKİ’ye gittim. Burada işlemler süperdi. Çalışanlar nazik, kibar, güler yüzlü ve yardımcı idiler.

Buradan Bilgi İşlem Merkezi’ne gitmemiz gerekti.

Aman Allah’ım, küçücük bir yer ve insanlar üst üste.

Burada çalışan görevliler de son derece yapıcı idiler.

Hele hele hemen girişteki masada bilgisayarın karşısında oturan o gözlüklü görevlinin tüm gayret ve açık açık ifadelerle her vatandaşa durumu anlatmasına rağmen, vatandaşın bu insana tavır şeklini izledikçe o görev adamın kafayı nasıl yemediğini düşündüm.

Çalışanlarına diyecek hiçbir şeyimiz olamaz. 

Ama bu bilgi işlem merkezi anladığım kadarı ile çok önemli ve de stratejik bir bölüm.

Şunun için stratejik diyorum. Burada vatandaşa sorulan ve bir yerde belediyenin hizmet anlamında pek çok şeyi öğrenebileceği form bile bunun gizli göstergesiydi.

Ama bu mekan bizim Büyükşehir’imizin büyüklüğüne inanın hiç uymuyordu.

Sadece bu durumu vatandaş gözü ile büyüklerimize iletelim istedik.

Çünkü benim gördüğüm kadarı ile dün sabah üç dört tane de şehre ilk kez gelen üniversite gençleri vardı.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Yaşlanarak değil, yaşayarak tecrübe kazanılır; zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

İnsanca terbiye sınırları içerisinde konuşarak bir noktada anlaşacağımızı öğrendiğimiz zaman ADAM oluruz