Bizim Vali niye bu kadar seviliyor?

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 18.05.2024 09:41
YAZI
A
 Bir gazetecinin özel, resmi her ortamda açık açık bir yöneticiyi çok başarılı bulduğunu ve sevdiğini söylemesi, dahası bunu yazarak birilerinin eline fırsat vermesi(!)toplumumuzda hala kabul gören ve de geçerli bir durum değildir.

Ancak 35 yıldır kendi çapında gazetecilik yapmaya çalışan, Konya, Ankara veİstanbul’da onlarca vali ile bire bir çalışanTürkiye’nin çeşitli illerinde görev yapan ya da yapmış pek çok vali ile de dost olan bendeniz son dört yıldır bir cümlenin altını çize çize her yerde haykırıyorum.

Dahası, “Bizim Konya Valisi Aydın Nezih Doğan gibi bir valiye çok az rastlanır” diyerek SayınDoğan’ın bilindik bilinmedik özelliklerini sıralıyorum.

Tabii ki bu durum her kesim tarafından kabullenmiyor. Bize katılmayanlar, bize kızanlar olduğu gibi aksine pek çok kesim tarafından da görüşlerimiz onaylanıyor.

Konya’da ki herkesin Sayın Doğan’ı takdir etmesi mümkün değil. Çünkü Vali Bey sessiz sedasız şehri silkeledi.

Bürokratları titretti.

Konya’nın son 50 yılının envanterini çıkardı.

Bunlar olurken de kimilerinin nasırlarına bastı. Kimilerinin de canını yaktı.

Ama Konya, pek çok alanda Konya oldu.

Biliyorum günü gelecek ve nasipse Sayın Vali çok daha yukarılara bir yere gidecek.

Çok az bir kesim kına yakarken, Konya kaybedecek.

Elbette Vali Bey Konya’ya kazık çakacak değil ama, kurduğu sistem ne kadar geç delinirse Konya o kadar uzun soluklu kazanımlar elde etmiş olacak.          

Buraya kadar yazdıklarımız için birileri dudak bükebilir. Öküzün altında buzağı arayanlar da çıkabilir.

Siz hiç yorulmayın Sayın Vali Bey’den şahsımızla ilgili bugüne kadar hiçbir çıkarımız olmadığı gibi inşallah bundan sonra da olmayacaktır. Aman da olmasın.

Zaten Sayın Vali’nin ocağına haksız filan düşersek yandık demektir. Cenab-ı Allah’ım düşürmesin.  

Mesela geçen hafta ki yazılarımızın birinde “MEVLANA TÖRENLERİNİN SKANDAL

BİLET İŞİ İÇİN BİRİLERİ HESAP VERMELİ” ara başlığı ile dört baş satır yazmıştık yaaa.

O günün sabahı Sayın Valimiz aradı ve kibarca bu başlığı okuyarak “Evet hesap vermek için arıyorum”deyiverdi.

O uzun konuşmamızın ardından telefonu kapattığımız zaman koltuk altlarımın terinden su gibi olan kazağımı 15 dakika filan kurutamadım.

Yani Sayın Aydın Nezih Doğan çok ama çok başarılı bir Vali olduğu kadar yazması ve konuşması ile de isterse adamı yerin dibine sokar sokar çıkartır.

Allah’tan bizi tanıyıp samimiyetimize de inandığı için bilet konusunda en sonunda anlaşmıştık. Nitekim o gün basın mensuplarına da bir açıklama yaparak konuyu resmen kapattı.

Bilet işinde hala bir sıkıntı var mı? Özellikle de Şeb-i Arus gecesi için…

Var…

Ama Allah için artık sistem olarak bir şey yapılamayacağını ya da yapılacak bir ihtimalin kalmadığını biliyoruz. Bundan sonra ki sıkıntı bizde. Yani insanımızda.

Çünkü Vali Bey son dört yıldır değil bilet konusu Şeb-i Arus gecesi Konya trafiğinin tıkanmaması, trafikte bile sorun yaşanmaması için neler yapıldığını belgelemiş durumda.

Bu işe alkış filan yapılmaz ancak şapka çıkartılır.

Buraya kadar ki satırları yazmanın en son nedeni cuma günü tramvayda karşılaştığım emekli bir öğretmenimizin Sayın Vali’yi bana överek anlatması idi. Yani hocamız bana Vali Bey’i öyle kibar anlatıyordu ki bir yerde “Her şeyi yazıyorsun. Hiç hak etmediği halde, tanımadığın halde böyle bir valiyi eleştiriyorsun(!). Ama Vali bey ……” diyordu.

Evet Sayın Vali bir garibin elini sessiz tutmaktan, eşini alarak engelli bir vatandaşın evine ziyarete gitmeye kadar 4 yıldır Konya’da hiç birimizin yapmadığını, hayır hasenat ve Devlet babanın analığını da babalığını da reklama kaçmadan yapıyor.

Tüm insani ve güzel hareketleri basın şöyle dursun belki yakın korumasının dışında kimseye göstermiyor.

Son olarak 16-17 Aralık’ta 40 emekli öğretmenin ilk kez Çanakkale’yi görmelerinde Çanakkale Valisi’ni bizzat arayarak hocalarımıza yardımcı olmasını istemiş. Bunu ilk kez Çanakkale’ye giden emekli bir hocamız dua ederek anlatıyordu.

Bir hemofili hastasının yardım talebi üzerine Sağlık İl Müdürlüğünü arayarak Konya’daki tüm hemofili hastaları için yeni bir eğitim ve sağlık çalışması için talimat vermiş.

Bunu Hemofili Hastaları Derneği’nin hastalarının başkanı kendisi de hasta olan sigortacı M. Oğuzhan Petekçi ağlayarak anlatıyordu.

Modern hayvancılık konusunda Karapınar’da Konya’nın en modern çiftliğinin sahibi Erhan Sözen Beyziyaretimize geldi. Kendisinin çiftliği İngiltere Tarım Bakanlığı tarafından bile dikkatle takip ediliyor. Erhan abi “Uğur bu Vali nasıl bir vali? 3 yıl önce Karapınar’a geldi. Önce bizi dinledi. Sonra denetledi. Sonra da hepimizi bir fırçaladı ki yerin dibine girdik. Ama Karapınar’da şuanda öyle bir hayvancılık var ki sorma. Karapınar uçuyor, insanların geleceği kurtuldu. Hepsi bu valinin sayesinde. Adamı görsek elini öpeceğiz” diyordu.          

Belki Sayın Vali yine “Uğur bunu nereden öğrendi?” diyecek, yazdık diye de bize kızacak. Olsun kendilerinin canı sağ olsun. Vali Bey geçen hafta da Gülşah Öğretmenin ailesine yardım için devlet elini uzatmış.

Benim bir şey dememe gerek yok. Açık söylüyorum, daha geçen hafta bizi yerin dibine sokan Vali Bey gibisi her ile nasip olmuyor. İnanın ben 35 yılda böyle bir tane vali görmüştüm. Sayın Doğan da ikincisi.Allah devlete millete zeval vermesin. Garibin elinden tutan altın bulsun. Hakkı adaleti sağlayan devlet adamından Allah bir değil bin kere razı olsun.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Mükemmel olana ortalama muamelesi yapmak da eşitsizliktir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Telgrafçı Hamdi Bey Caddesi’nde Kule kavşağına yaklaşırken uygunsuz parkı önlediğimiz zaman ADAM oluruz.

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları