Belediyenin müteahhit işçileri yine kaygılı

Biliyorum eğer sizin böyle bir derdiniz yoksa yazımızdan sıkılabilirsiniz.

Hatta “Bu ne kardeşim bu konuyu kaç defa yazdın. Memleketin başka meselesi yok mu?” da diyebilirsiniz.

İşi daha da ileriye götürüp “Acaba bir akrabası filan mı var. Ya da birisi için mi uğruyor?” diye düşünen de çıkabilir.

Allah’a şükürler olsun ki hiç böyle bir durum yok.

Olsa zaten yazamam ki.

Mesela Allah cümleninki ile beraber bizimkilere de hayırlı ömürler versin. İki evladım var. Bunlar daha gençliklerinin başında sadece babaları ben olduğum için millete yapılanlardan, akranlarının elde ettikleri nimetlerden, fırsatlardan, dahası haklardan dahi faydalanamazlar.

Babaları ben olduğum için hak ettiklerini bile alamıyorlar.

Çocuklarımın tek bir kabahatleri vardır. O da babalarının Uğur Özteke olmasıdır. 

Neyse konuyu dağıtmayalım ve müteahhit işçisi kardeşlerimizin durumu ile ilgili son duruma gelelim.

Sayın Başbakanımızın talimatı ile artık müteahhit işçilerin kadro işi resmen başladı.

Ancak dün sabah Büyükşehir Belediyesi’nde 12 yıldan bu yana çalışan bir genci dinlerken zaman zaman daraldım. Bunaldım. O gence tek kelime söyleyemedim.

Ancak onun anlattıklarından bir kısmını yazabileceklerimi yazacağım.

Başbakan’ın açıklamasının ardından Belediye’de ilk gün saat 23’lere kadar bir çalışma yapılmış. 300 kişiye yakın isim kadroya geçirilmiş. İddiaya göre bunlardan 100 tanesi eski de olsa 200’e yakın isim 2-3 aylık yeni işe girenlermiş.

Bu işe çok içerleyen ve bizimle görüşen genç “Uğur abi ben suçu biliyorum. Ben lise mezunuyum. Okumadım. Okuyamadım. Ama 12 yıldır belediyede çalışıyorum. İmam Hatip mezunuyum. Saadet Partisi döneminde belediyeye girdim. Daha sonra AK Parti Gençlik Kolları’nda görev yaptım.

Ama bak Diyarbakır Belediyesi’nde bin 500 kişi birden kadroya geçti. Çünkü devlet insanların işe alınmaları için birçok boşluk bırakmış. Lise mezunu olsan da sertifikan var diye işe alınıyorsun benim 9 sertifikam var. Ama biz de işler biraz daha farklı.

BİMER’e yazıyorsun sonra seni Başkan çağırıyor niye yazdın diye kızıyor. Bu yüzden işten çıkartılan arkadaşlarımız oldu. Ben şimdi direk Başbakan’a ve Cumhurbaşkanı’na ulaşmanın yollarını arıyorum. İnan abi o kadar eski adam varken yenilerin birden işe alınmaları çok ağırımıza gidiyor…” diyordu.

Bunlar sadece yazabildiğim iddialar.

Ayrıca 4 yıllık üniversite mezunları ile bu mezunlar arasında mühendis olanlar arasında yaşanan bazı sıkıntılı konularda var. Ama onları şimdilik rafa kaldırdık.

Sonuç sıkıntılı. Kim adına?

Gençlerimiz adına, gençlerimizin geleceği adına, bu pırıl pırıl insanların aşları işleri adına, kısaca hayalleri ümitleri adına...

Bu konuda da inşallah önümüzdeki günlerde ilk fırsatta inşallah Necmettin Erbakan Üniversitesi’nden Prof. Mehmet İpcçioğlu’nun bir yazısını sizlerle paylaşacağım.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Ümitsiz bir aşkın panzehiri nefrettir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bazı alışveriş merkezlerimiz kapılarına astıkları açılış saatinde kapılarını açtıkları zaman ADAM oluruz.