Havaların soğuması ile birlikte siz de...

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 02:48
YAZI
A
 Havaların soğuması ile birlikte siz de bir kurum ve kirkokusu alıyor musunuz?

Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkan Ali Özer abimiz ile karşılaşmıştık. Ali abi ile biz ne zaman havalar soğumaya başlasa, sobalar ne zaman yakılsa hemen karşı karşıya geliriz.

Aslında bizim ki Nasreddin hocanın fıkrasında olduğu gibi “Sen de haklısın”“Sen de haklısın” dediğindeniz. Çünkü ikimiz de haklıyız ama alacağımız yok.

Mesela bir iki hafta önce yeniden havalar soğudu. Allah sizi inandırsın Meram’ın atmosferinin üzerinde kurum ve kirlilik tabakası oluşmaya başladı.

Ama bugün Ali abimi üzmeyeceğim. Çünkü o son karşılaşmamızda Ali Özer abimizin heyecanla ayaküstü anlattığı yeri, inanın çok merak ediyorum.

Çünkü Ali abi ısrarla bizi Aslım Katı Atık Sahası’na davet ediyor burada çöplerin elektrik enerjisine dönüştürerek çevreye ve ekonomiye nasıl katkı sağladığını görmemizi istiyordu.

Ali abi yine heyecanla ayaküstü bu alanda kurulan serada 1200 metrekarelik bir alanda domates üretimine başlandığını bölgede 30 ton domates üretimi hedeflediklerini söylüyor ve bizi domatesleri yemeye davet ediyordu.

Tabii şimdi bir ara Ali abiyi dinlerken kendisi ile empati yaptım.

Bu insanlar Türkiye’de ilkleri yapmaya çalışıyorlar. Çöplükte elektrik üretiyorlar. Bu da yetmiyor aynı bölgede domates yetiştiriyorlar. Biz bunları görmüyor hava kirli diye eleştiriyoruz. Teşekkür yerine eleştiriye taş olsa çatlanır değil mi?

Yalnız şunu unutmamak gerekir.

Bu armut ile elma gibi farklı iki şey.

Biz şehir için gece gündüz demeden çalışanlara minnettarız. Onları hem seviyor hem de sayıyoruz. Ama diğer yandan gördüklerimiz ile görünenleri de görevimiz icabı dile getiriyoruz.

Şimdi anlaştık değil mi?

MERAM’DAKİ YENİ

ÇİMLENDİRME ÇALIŞMALARINA

VATANDAŞ’TAN TAM NOT

Hafta sonunda bizi arayan dostlardan birisi de Meram’da Tavusbaba eteklerindeki çimlendirme çalışmalarından övgü ile bahsediyordu. Başarılı bir iş adamı aynı zamanda iyi de bir AK Partili olan abimiz çimlendirme çalışmalarından sevinçle söz ederken bir yerde sitem ediyor ve “Uğur Abi görüyor musun? İstenirse bu devirde bir günde her yer yemyeşil olur. Bir günde çim çıkartılır. Ve Meram’da bugün o topraksı tabakayla oluşan kötü görüntü yemyeşil oldu. Çok güzel oldu. Yapanlardan Allah razı olsun. Ama bir şeyi kabullenemiyorum. Bu iş bu kadar basitti de bu iş yapılmalıydı da bugüne kadar niye yapılmadı?”…

Herhalde bu sorunun cevabını da biz verecek değiliz ama değil mi?

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ’NE GÜLERYÜZLYÜ

YENİ REKTÖR YARDIMCISI

Selçuk Üniversitesi’nde Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tahir Akgemci Hoca’nın MHP’denKahramanmaraş’a Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmasının ardından Rektör Hakkı Gökbel Hocabu makama danışmanlarından Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş’i atamış. Bu atama pazartesi günü gerçekleşmişti. Dün de Tahir Hoca ile Hasan Kürşat Hoca arsında devir teslim töreni vardı. Bu işlemler bittikten sonra biz de hocalarımızı ziyaret ettik. Allah için Rektör Hakkı Hoca’nın A takımını çok seviyorum. Akıllı, düzgün, beyefendi isimler. Yeni rektör yardımcımız Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleşhocayı de daha önceden tanıyordum. Bu kadar güleç, bu kadar beyefendi ve kibar insan az bulunur doğrusu.

Bu vesile ile akademik hayattan siyasete yeni bir adım atan Tahir Hoca’ya yeni mücadelesinde, öte yandan Selçuk Üniversitesi’nde de en başta Hakkı Gökbel Hoca olmak üzere Selçuk Üniversitesi’ninA takımına ve yeni rektör yardımcımız Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş Bey’e başarılarının devamını dileriz.

BAŞKAN ADAYI FATMA TORU HANIM

EŞİ İLE BİRLİKTE GAZETEMİZDEYDİ

Bugünlerde seçim sahasına inen tanıdık tanımadık isimler oldukça yoğun bir şekilde gazetemize ziyarete geliyorlar. Dün de gazetemizi ziyaret eden yeni siyasi isimlerden birisi de AK Parti Meram Belediye Başkan aday adaylarından Fatma Toru Hanımefendi idi.

Eşi ve çalışma arkadaşları ile çalışmaları ve aday adaylığı konusunda bilgiler veren Fatma Hanım’ıdinlerken kendisi için en büyük kozun ve referansın Refik Tuzcuoğlu ve Serdar Kalaycı Bey’le olan çalışmaları ve tecrübeli olduğunu anlıyorduk. Oldukça tecrübeli bir Belediyeci olduğunu anlamaya çalıştığımız Fatma Hanım’ı siyasete davet eden ve en büyük destekçisinin de eğitimci eşi olduğunu öğreniyorduk.

Kendilerine ve Toru ailesine yeni mücadelelerinin hayırlı uğurlu olmasını ve nasip neyse onun gerçekleşmesini diliyoruz.

MAHMUT HOCA’NIN SELÇUK

ÜNİVERSİTESİ İLE İLGİLİ OLARAK

HOCA DEĞERLENDİRMESİ

Bizim sıkı okurumuz olduğunu bildiğimiz bir hocamız var. Sayın Mahmut …….. Bu hocama zarar verebilirim diye soyadını yazmayacağım.

Ama bakın hocam üniversiteyi farklı bir bakış açısı ile nasıl değerlendiriyor?   

“Selamünaleyküm Uğur Bey,

Selçuk Üniversitesi ile ilgili yazdığınız yazıyı okudum. Size hak vermemek elde değil. Ben de bu ailenin mensubu olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Özellikle Selçuk İİBF'de okumanın bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum, hissediyorum.

Lâkin bir benzetme yapacak olursam Selçuk Üniversitesi ile Konya Büyükşehir Belediyesi birbirine çok benziyor. Belediyemiz de üniversitemiz de potansiyelinin çok altında bir yaşam sürdürüyor.

Dediğiniz gibi mahalli idareler için göreve talip olan adayların birçoğu Selçuk Üniversite özgeçmişine sahip.

Bu bile üniversitenin büyüklüğünü göstermek için güzel bir kıstas.

Ama “İçerideki İrlandalılar yok mu?”

Değerli Rektörümüz Hakkı Hoca'nın göreve gelmesiyle birlikte büyük mesafeler kat edildi.

Belediyemizin göstermediği duyarlılığı göstererek engelli öğrenciler için kampüs içine sarı kabartmalı koridorlar oluşturuluyor, tramvay duraklarının kullanışsız eski halleri geçmişte kaldı, gökkuşağı olarak bilinen yaşam alanının çehresinin değişmesine, güzelleşmesine öncülük edildi, kampüs güvenliği artırıldı, kameralarla tüm kampüs kayıt altına alınır hale geldi ve sayamadığım pek çok değişim...

Fiziki şartlarda sürekli bir iyileşmenin yaşandığını görülüyor.

Ben ilk defa bir kütüphanenin 24 saat açık kalmasına şahit oldum, demek ki bu olabilecek bir şeymiş.

Emeği geçen herkesten Allah razı olsun.

Bilimsel ve akademik açıdan da iyi gelişmeler yaşanıyor elbette.

Tüm bu güzelliklerin, bu büyük imkanların yanında içeride yolunda gitmeyen şeyler var.

Akademisyenlerin kendi kurallarını yaratma çabasında oldukları bir kurallar çatışması öğrencilere ne kazandırır bilemiyorum.

Liselerdeki gibi tekdüzen bir sistemi, kalıplaşmış bir müfredatı savunmuyorum ben. Elbette her Hoca farklı, kendine özgü olacak ki üniversitelerden düşünce dünyaları gelişmiş bireyler çıksın.

Kendimden örnek vermem gerekirse, yoklama alıp derste egosunu tatmin eden bir Hoca’nın unvanınınProf. olması benim düşünce dünyama hitap edemediği sürece önemsizdir.

Aynı mantıkla derse katılımı zorunlu kılmayıp, sadece o dersten bir şeyler almak isteyen öğrencileri bir araya getiren Hoca'nın unvanının Yrd. Doç. olması benim düşünce dünyamı geliştirmesiyle birlikte PROFESÖR olmakta...

Konudan çok uzaklaştım farklı noktalara geldim Uğur Bey...

Selçuk Üniversitesinde okumaktan gurur duyuyorum.”

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Dünyayı ve Yaradan’ını bir arada sevdiğini söyleyen kimse yalancıdır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Üniversite gençliğine karşı samimi ve dost olabildiğimiz zaman ADAM oluruz  

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları