Hobi bahçesindeki korumalı köpek

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 02:51
YAZI
A
 Havaların ısınması ile o insanın içini titreten soğuk havalarda bizler gibi nerede kenar köşe kuytu yer varsa oralara sığınan sokak hayvanlarımız -en başta da sahipsiz köpekler- havaların ısınması ile şehrin göbeğinde sere serpe yatıyorlar, ana caddelerde sürüler halinde geçit merasimi! yapıyorlar.

Bu konuya fotoğraflarla girmeden önce hafta sonu duyduğum ve üzüldüğüm bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum.

………….

Belediyelerimizin vatandaşın rahatlaması adına yaptığı en güzel hizmetlerden birisi de hobi bahçeleri.

Allah için hobi bahçesinde benim yerim yok.

Hiçbir tanıdığımızın da hobi bahçesine girip çay dahi içmedim.

Ancak kimin hobi bahçesi varsa herkes halinden çok memnun. Dahası bir vatandaşın hobi bahçesi olması içinde zaman zaman kimleri devreye soktuklarına dahi şahit olmuştum.

Buralar nasıl bir yer imiş diye yıllar önce Ereğli çevre yolu üzerinde yanılmıyorsam Karatay Belediyesine ait idi hobi bahçelerine yolun kenarında durmuş bakmıştım.

Şimdi gelelim iddiaya.

Bir de Selçuklu Belediyesi’nin kapalı spor salonunun arkasında Büyükşehir’e ait hobi bahçesi varmış.

Burası da çok güzelmiş. Yalnız burada belediye görevlilerinin baktığı özel korumalı bir köpek var imiş. Bu köpek biraz iyi bir köpekmiş. Öyle her geleni yanına yaklaştırmaz imiş. Geçenlerde bir küçük çocuk buraya yaklaşınca köpek çok kızmış(!) yani çocuğa havlamış. Çocuk, adı üstünde çocuk. Korkmuş köpeğe taş atmış ve köpeğin su kabını kırmış. Vay efendim sen misin bu su kabını kıran?

Görevliler çıldırmış. Vallahi görevli arkadaşlar o çocuğa, çocuğun annesine çok kızmakta haklılar.

Çünkü bu köpek şehri yöneten üç dört kişiden birisi olan bir görevliye ait imiş.

Bize şikayetçi olan çocuğun babasına ben de o görevliler gibi kızdım. Dahası çıkıştım(!) “Sen nasıl böyle bir şikayette bulunuyorsun. Bu abimiz şehri yönetiyor. Onun köpeğine taş atılmaz. Hele hele su kabı hiç kırılamaz!” dedim.

İyi etmiş miyim?

………

Bir de Zafer Meydanı’nda özellikle sabah erken saatlerde şu sere serpe gecenin yorgunluğunu çıkartan güzel hayvanların rahatlığına bir bakın.

foto-1-014.jpg

foto-2-012.jpg

 

……….

Açık açık ifade ediyorum. Ben birileri gibi bilinçli bir hayvan sever değilim!

Çocukken babamın özel olarak yetiştirdiği tahta kafeslerde ürettiği kanaryalarla büyüdüm.

Büyüklerim bir karınca bile öldürmenin ne kadar büyük günah olduğu anlata anlata bizleri büyüttüler.

Gel zaman git zaman çocuklarımın da büyüdükleri zaman hayvanlara eziyet eden piskopatlardan olmamaları için gayret gösterdim.

50 yaşında ise hiç yaşamadığım bir olayı yaşadım.

Dahası kınadıklarım başıma geldi.

Aksaray’da eğitimine devam eden oğlumun o günlerdeki depresyonunu aşma adına ısrarını kıramayarak cins bir köpek yavrusu aldım.

Bizim oğlan hem okuyup, hem bekar evini çevirip hem kendine hem de köpeğine bakamayınca köpek bize kaldı.

Sabah namazından karanlıkta evden çıkıyor gözlük ve şapka takarak kimse tanımasın diye önlemimizi alıp köpeği gezdiriyordum.

Geceleri resmi protokol toplantılarından bile firar ederek hayvanı yine dolaştırmak için eve gelip tekrar çıkıyordum.

O aylarda hayvanın peşinde koşturmaktan beş altı kilo birden vermiştim.

En sonunda baktım ki bizim evlilik çatırdıyor. Köpeği üniversitenin çiftliğine teslim ettim.

Çünkü hayvanın daha fazla günahına girmek istemiyordum.

Başta eşim, kızım ve oğlum olmak üzere hepimiz hâla nerede köpeğimizin cinsinden bir köpek görsek gözyaşlarımızı birbirimizden saklamaya çalışırız.

Evde akvaryumumuz, bağımızda ise kaplumbağamız var.

Yine de yerli ve yabancı turistlerin mutlak geçiş noktasındaki Zafer Meydanı’ndaki bu görüntülerin şehir adına çirkin olduğunu söylemek istiyorum.    

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İnsan hayatının ilk kırk yılı metindir. Son otuz yılı yorumdur.

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Başkent Hastanesi kavşağında yayalara yol verdiğimiz zaman ADAM oluruz

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları