Bu şehirde TEDES’e gerek yok ki!

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 19.05.2024 13:42
YAZI
A
 Dün sabah yine ne güzel bir gündü.

Sağlıklı, huzurlu, mutlu idik. Üstüne üstelik de mübarek gündü. Benim için her gün mübarek de olsa hani dün sabah Cuma sabahı idi yaa. Hepimiz için biraz daha farklı bir gündü.

Biz şükürler olsun ailecek huzurluyduk ama bizim gibi kahvaltısını yapamayan, acıları nedeni ile gözyaşı döken, hastanelerde inleyen yakınları için sıkıntılı insanları da düşününce yine kendimden utanıyor ve neşelenmemeye çalışıyordum.

Bu duygular içerisinde evden çıktım.

Yani Meram’dan çıktık, çevre yolunu takip ederek Başkent Hastanesi önünden Koyuncu Petrol’ün üst geçidine gelince sağa dönerek hal yönüne dönerek gazetemize doğru gelmeyi düşünüyorduk.

Tabii ki bizimki sadece bir düşünce idi.

Çünkü birileri de “Vaaaaay sen misin bu güzergâhı kullanan?” diyordu.

Oysa bu noktaya kadar bizim millet ama severek ama seve seve hız sınırını aşmadan adam gibi gelmişti.

Peki burada şimdi ne oluyordu?

Bu noktadan sonra bizim hız ibremiz en fazla 20’yi gösteriyordu. Haa bu arada saati yazmayı unuttum.

8.30 suları.

Zaten bir durup bir kalkıyoruz. Anlayacağınız birinci vitesteyiz.

Ama ilerledikçe tıkanıklık daha da büyüdü. Çünkü alt geçitten gelen arkaçların yoğunluğu ile yol tıkandı. İlerlemek mümkün değil.

Durunca dayanamadım direksiyonda birkaç fotoğraf çektim.

foto-1-016.jpg

foto-2-014.jpg

Hemen aklıma dün (Yani gazetenin o sabahki nüshasındaki köşemizde yollardaki sıkıntıları yazmamız geldi.)

Yazıda bir vatandaşın çektiği sıkıntıları yazmıştık.

İlgililer de adeta bize sıkıntı vatandaşın dediği gibi filan değil… Al sıkıntı böyle olur der gibiydiler.

Biraz biraz ilerledikçe Hal’in tam üstüne geldiğimiz de çareyi sağa kıvrılıp yoldan çıkmakta buldum.

Gördüğüm kadarı ile Ankara yoluna gidiş istikametinde bir sıkıntı yoktu.

Yolun tıkandığı yön Şehir merkezine yani Kule yönüne giden sağ şeritte idi.

Belki de bir kaza vardı ama sonuçta mesai saatinde ana yol yine sıkıntılı idi. Allah’tan okullar açılmamıştı. Allah’tan yağmur kar ve de don filan yoktu.

Sonuç alternatif yollarımız olmadığı sürüce bu şehrin, şehir içi ulaşımında sorun azalmaz ço-ğa-lır.

TABİİ BUNU DA ÇÖZSE ÇÖZSE

ANCAK CEZAİ İŞLEM ÇÖZEBİLİR

Peki yaaaa bu aşağıdaki fotoğrafa ne demeli?

foto-3-010.jpg

Bu da o sabahın akşamında.

Yer İhsaniye Camii’nin önü. Saat 20.30’a geliyor.

Tam olarak camii ve ATİKER okulunun yanı.

Yol iki şerit.

Vatan caddesine çıkmak istiyoruz ama ne çare. Çünkü iki şeritli yolda bu aracın sürücüsü görmüş olduğunuz gibi yakmış dörtlüyü gitmiş. Ve bu noktaya gelen herkes biraz sol yaparak çıkmak isteyince Kulluk Petrol’ün oradan yol tıkanmış vaziyette.

Elbette bunda yöneticilerimizin yapabileceği bir şey yok.

Önce insan olacağız. Önce bunun da bir kul hakkı olduğunun şuurunda olacağız.

Kurullara, yasalara uyacağız. Bakın ne güzel demişler.

Trafik yasalarla değil, kültürle çözülür.

Ama bizde ne kültürü?

Önce ben kültürü.

Benden sonrası tufan.

Atalarımız bile böyle dememişler mi?

Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.

İyi tatiller.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hayatı ve dünyayı kendi küçük dünyaları ile sınırlı tutanlar bizi anlamazlar.

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

BÜSAN Kavşağı’nda kazasız bir gün geçirdiğimiz zaman ADAM oluruz.   

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları