Meram Belediyesi’nin sıkıntısı..

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 03:31
YAZI
A
 Meram Belediyesi’nin sıkıntısı ve Meslek Lisesi meselesi

Aslında önümüzdeki yıllarda Türk eğitim sisteminde bizleri bekleyen en büyük reformlardan birisi de meslek liselerinde olacak. Bu yüzden de meslek liseleri ile ilgili iki günlük bir yazı yazmayı düşünüyorduk.

Ancak dün sabah Meram Belediyesi’nden gelen bilgiler bu eğitim yazısına bu önemli bilgiyi de aktararak girmek zorunda kaldık.

MERAM BELEDİYESİ’NİN

ÇÖP KONTEYNER SORUNU

Hatırlarsanız dünkü yazımızın bir kısmında Meram Eski Yol’da yaşanan çöp sorunu dahası çöp konteynerleri ile ilgili sıkıntıyı bir vatandaşımızın ağzından yetkililerle paylaşmıştık.

Meram Belediyesi’nin duyarlı ve hassas yöneticilerine teşekkür ederiz.

Dün sabah saat 8.30 da telefonumuz çaldı. İki ayrı yönetici aynı konu ile ilgili bilgi verdi. Meram Eski Yol’da olduğu gibi, Meram Yeni Yol’da, Meram Yaka’da, Karaman yolunda yaşanan bu sıkıntıBüyükşehir Belediyesi’nin ana yol üzerinde cep çöp konteyneri olmaz demesinden kaynaklanıyormuş. Dahası bu iki belediyemiz arasında ki yazışmaların bile olduğu ancak Büyükşehir buna izin vermemesi yüzünden böyle bir durum ortaya çıkıyormuş. Meram Eski Yol’da da kaldırım ve yol düzenleme çalışmaları sırasında Büyükşehir çöp konteynerleri için yer bırakmamış. Büyükşehir bu çöp sandıklarının arka caddelere alınmasını istiyormuş. Ama bizim öyle bir şehirleşme ve yapılanmamız var ki ana caddenin bir arka sokağına çöp kamyonunun girmesi dahi mümkün değil ki. Bu durum mesela Meram Eski Yol’da o kadar aşikar ki. Zaten Meram Belediyesi yöneticileri bunu da söylüyorlar.

Sonuç?

Sonuç çok aşikar inşallah, Meram Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi’nin bu çöp işi ile ilgili iki görevlisi yan yana gelir ve vatandaşın çektiği sıkıntı sona erer.         

MESLEK LİSESİ MESELESİ

MEMLEKET MESELESİ

Şunu peşin peşin ifade edelim. Üniversite diplomamız da Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi mezunu yazsa da hiçbir zaman kendimizi bir eğitimci olarak görmedik. Çünkü eğitim olayı bambaşka bir dünyadır.

Tabii adam gibi yapılabilirse.

İşte böyle adam gibi eğitimciler her zaman için bizim başımızın tacıdır. Onlara önünden geçemeyiz. Onların sözünü kesemeyiz.

İşte adam gibi eğitimci dostlarımızla bu yıl eğitim öğretim yılı başlamadan mesleki eğitim konusunda konuşmaya başladık.

Allah var ya biraz sonra yazmaya çalışacaklarımızı çok önceden yazmaya niyetlendik. Ama bu gönüllü eğitimciler, “Abi okullar açılmadan bunu yazma. Kimsenin moralini bozma” dediler ve bizi frenlerdiler.

Bizde bunları bir kenara iliştirdik.

Yazacaklarımız ile kimseyi üzmek, töhmet altında tutmak gibi bir niyetimizde yok. Ama belki büyüklerimize katkı sağlayabilir miyiz? Diye bazı şeyleri de paylaşmak istedik.

Tekrar ifade ediyoruz, niyetimiz bağcıyı dövmek değil üzüm yemektir. 

Malum mesleki eğitimde şuana kadar çok şeyler konuşuldu çok şeyler söylendi ama konuşulan konuların birçoğu havada kalmış gibi görünüyor.

Mesleki eğitimde batı ile yarışmak hedeflenirken birçok işi nedense yapamadık gibi görünüyor. Veya bu böyle konuşuluyor.

Yapamadıklarımız hep yapmak istediklerimizin önüne geçmiş durumda.

Aslında hangi konu olursa olsun problem çözmede izlenecek strateji belli.

Önce sorunun içeriğini anlamak ve ona göre bir yol haritası belirlemek gerekir. Yol haritası belirlenirken de kişisel çıkarlar makam mevki gibi, durumlara itibar etmeden milletin menfaatleri ve milletin gelecek beklentilerine uygun kararlar alıp sağlam adımlar atarak yola devam etmek lazım diye düşünüyoruz.

Doğruyu kim söylerse söylesin kabul edip uygulamaya geçmek gerekir.

Her zaman şunu çok net ifade ediyoruz ki, Türkiye olarak, Konya olarak siyasi görüşümüz ne olursa olsun, oy attığımız parti hangisi olursa olsun Başbakan’ın duruşu, olaylara ve gelişmelere karşı net tavrı ülkenin geleceği adına bir kazanç.

Ama bu noktada her ne hikmetse iş yerel düşünceye gelince, doğruyu illaki bizimkilerden saydığımız insanlardan gelmesini beklemek büyük yanlış.

Çünkü öyle bir an geliyor ki, doğru bizimkilerden gelmediği gibi her ne hikmetse yanlışların hep bizimkilerden geldiğini görsek de hala kuyruğu dik tutmaya çalışıyoruz.

Çünkü tarih bu millete millet bazında da Konya merceğinde bize şunu göstermiştir ki doğru her zaman için ve mekan için doğrudur.

Mesela şu anda Konya Milli Eğitiminde görev yapan vatan, millet ülke sevdalısı bir abimiz eğitimcimiz içinde bulunduğumuz durumu tarafsız bir gözle izleyip analiz yaptığı zaman resmen şu yazacaklarımızın altına imza atıyor.

1-Öğretmen ve öğrencileri başarıya teşvik etmek için çeşitli yöntemler bulmak.

Şöyle ki çalışan öğrenci ve öğretmen farkını ülke düzeyinde gösterebilmek, bunun için yapılacak en iyi yöntem yılsonu ülke genelinde ortak mesleki eğitim sınavı yapmak. (aynı ÖSYM sınavı veya MEB, SBS sınavı gibi)

Bunun faydası ise aynı diplomayı alacak gençler arasında ki fark ortaya çıkartılacak. Öğrencilerin burada alacakları puanlara göre çırak, kalfa, usta gibi belgeler alması sağlanacak.

Şuan ki sistemde iyi kötü 4 yıl okuyup diploma alan herkes aynı statüde değerlendiriliyor. Mesleki yeterlilikleri hangi düzeyde belli değil. Bu durum hem öğrencilerin gayretlerini olumsuz etkiliyor, hem de öğretmenlerimizin gayretlerini olumsuz etkiliyor.

Sonuçta çalışan insanla çalışmayan insan arasındaki farkın ortaya çıkartılması gerekiyor.

Eğer merkezi sistemle yapılacak bir sınavla öğrenci seviyesi çok alt seviyelerde çıkarsa sebepleri araştırılarak öğrenci ve öğretmene başarının artırılması konusunda yardımcı olmaya çalışılmalı.

Başarıyı artırmak için öğrenci ve öğretmene değişik ödül sistemleri çok açık ve net olarak konmalı. İnsanlar belirlenmiş hedeflere teşvik edilerek adeta kilitlenmeli.

Örneğin İŞ KUR başvurularında yapılacak bu tür merkezi sınavda yüksek puan alanlara öncelik tanınabilir. O meslek dalı öğretmenlerine ödül verilebilir. Aynı okullar üst üste birkaç yıl başarısız sonuçlar alıyorsa da gerekli eğitim ve koordinasyon kesinlikle yapılmalı.

Yerimiz bugünlük bitti yarın inşallah kaldığımız yerden devam edeceğiz.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bize yapılan haksızlık bize hiç bir şekilde haksızlık yapma hakkını vermez.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Gençler otomobillerin lastiklerini öttürme zevkinden(!) vazgeçtikleri zaman ADAM oluruz

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları