Konya ve spor yöneticiliği üzerine

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 18.05.2024 13:34
YAZI
A
 Aklım erdi ereli bir spor sevdalısı, yürümeye başladığım günlerde de babamın değil rahmetli hacı büyükbabamın 15 günde bir elimden tutarak beni götürdüğü ve aklım ermeden taraftarı olduğum siyah-beyazlı Konyaspor’lu ve de 35 yıllık bir gazeteciolarak artık bu şehrin bir spor şehri olmadığını kabullenmiş durumdayım.

Şehir olarak takım sporlarında başta futbol ve basketbolda yaşadığım şahsi dramların ardından oturup bu şehrin bir spor kitabını yazmaya niyetleniyorum.

İşe tam bu kitap için ciddi ciddi ısınmaya başlarken, yazacağım gerçekler yüzünden 30 yıllık dostlarımı, ömrümüzün bu kalan bölümünde kıracağımı bildiği için de vazgeçerim.

İyi veya kötü tüm yaşanmışlıkları ile gerçekten iyi bir spor kitabı yazma niyetimi hala taşıyorum. 

Tek bir endişem var o da dostlarımı bu kitap yüzünden kaybetmek.

Bakın Konyaspor’da ve Anadolu Selçukluspor’da yine yeni yeni gelişmeler var. Bunları öylesine üzülerek izliyorum ki.

Bu kulüpleri yöneten insanlarımızın pek çoğu bizim tanıdığımız oturup kalktığımız insanlar, dahası iş adamları.

Şuna eminim ki onlar bize benim onlara saygı duyduğum kadar saygı duymuyorlar.

Dahası, onlar benim onları sevdiğim kadar beni sevmiyorlar.

Pek çoğunun deli parası var. Yedi cedlerini kurtarmış durumlar.

Bu insanlar bir yerde şunu kabul etmiyorlar. Bizim sporla bilinçli birlikteliğimiz onların yaşlarından fazla.

Yazarak çizerek değil yüzlerine yaptıkları yanlışları söylememize rağmen yanlışta ısrar ederler sonra da sağa sola başvururlar.

Konyaspor’da bugünlerde derin bir hareketlilik var.

Konyaspor şirketleşecek. Bunun içinde Valilik, Büyükşehir, ilçe belediyeler, Özel İdare ya da uzatmadan şöyle diyelim devlet millet el ele yeni bir yola girdik.

Hani şu meşhur Konyaspor yüksek istişare kurulu üyeleri toplanmışlardı yaaa. Ben hala oradayım.

Önce Başkan Ahmet Şan’ın çok değiştiğini yani olumlu yönde değiştiğini belirtelim. Sayın Başkan geçmişte yaşananlardan dersini çıkarmış ve çok pozitif şekilde, çok daha siyasi ve kucaklayıcı rolünü güzel oynuyor. Tüm buna rağmen yüksek istişare kurulu üyelerinin bu ilk toplantıya katılımları katılımcı sayısı bakımından tam bir fiyasko idi.

Bu toplantıya kimlerin katıldığını, kaç kişinin davet edildiğini ve katılımcı sayısını o akşam canlı yayındaÜN-TV’de naklen bire bir bizi izleyenlere aktarmıştık.

Sonra malum bu işin başına İl Genel Meclis Başkanı Sayın Ali Selvi abimiz getirilmişti. O gece bu haberi duyunca o kadar üzülmüştüm ki. Yani bu işlere bulaştıracağınız son isim Ali Abi olmalıydı. Sonra bir yerde bu seçimin yanlış olduğunu (Aslında ortada seçim filan da yok. Biri Ali Bey olsun diyor ve oluyor. Çünkü bu işler gündüzden ayarlanır) yüksek sesle dillendirdim hatta Ali abiyi kastederek“Yanlış hesaplarınıza Ali abiyi de bulaştırdınız. Ali abi toptan tüfekten ne anlar?” filan deyince oradaki büyüklerimizden birisi “Canım illa anlamak mı lazım. Sanki top mu oynayacak. Şirket kuruyoruz başına gelecek. Para toplayacak…” dedi.

Peki para ne amaçla toplanacak?

Toplanan paralar nasıl harcanacak?

Hiç bu işin bu yönüne bakan var mı?

Devam ettim ve “Sonra millet Ali abiye sövecek. Bu mu sizin dostluğunuz?” diye sordum.

………………

Anadolu Selçukluspor’un başına getirilen Mevlüt Ataseven’in hafta başındaki istifa haberini okuyunca da bu kulübün Başkanı Sayın Mehmet Günbaş için içimden ne varsa sayıp döktüm.

Hadi Anadolu Selçuklu için çok kısa şöyle bir geriye bakalım.

Konyaspor’un alt yapısı hatta pilot takımı ile yola çıkan bu kulüp gençlerle başarılı olurken başında bizim garip Salih Hoca vardı.

Takım başarılı oldukça birileri zıplamaya başladı. Sonra ne oldu ne bitti bilmiyoruz birden takımdaki süper gidişat kötüyü döndü ve Ankara’da işinin başında rahat rahat oturan ve de Türk sporu için çalışanMevlüt Hoca bu takımın başına getirildi.

Veeee Sayın Başkan Mehmet Günbaş abimiz durduk yerde Genel Müdür Bey’e teşekkür etti.

O günden bu güne geliyoruz.

Takım arka arkaya başarısız sonuçlar almaya devam etti. Mevlüt hocam da istifa edip tekrar Ankara’ya döndü.

Bakın tekrar altını çizerek bir kez daha belirtiyorum Sayın Günbaş ile benim hiçbir şahsı sorunum yoktur.Hatta aramız da çok iyidir.

Ama bu işin tüm vebalinde hatta en başında da kendisi vardır.

Ne demek istediğimi hala anlayamayan var mı?

Bu şehirde bundan da anlamayan varsa ne olur bir adım beri gelsin.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İcraat konuştu mu kelimeler hiçbir şeydir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Sürücülerin direksiyonda büzüşüp donmadıkları zaman; yani yeşil ışık yanınca hareket etmeyi hatırladıkları zaman ADAM oluruz.

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları