Ancak bunlardan önce dün sabah saat 8 sularında Hava Hastanesi kavşağında genç bir trafik polisinin bir o yana, bir bu yana koşturarak duran araçların sürücülerine bir şeyler verdiğini görünce merak ettim durdum.
Bu genç polis memuru gerçekten de son derece enerjik bir vaziyette kırmızı ışık nerede yanıyorsa o yana geçiyor ve sürücülere elindeki tomardan bir kağıt veriyordu. Öyle ki bir ara hınca hınç vaziyette kırmızı ışıkta zor duran Meram Yeni Yol otobüsünün bile ön kapısına yöneldi. Sürücü ön kapıyı öğrencilerin birer adım geri çekilmesi ile zorla açabildi. Ona da kağıdı verdi.
O üçgen kağıtta sadece YOL VER yazıyordu.
Evet bu şehirdeki ulaşım sorununu dahası çilesini Sayın Valimiz Aydın Nezih Doğan Bey bizzat yaşayarak kabul etmişti.
Çünkü Sayın valimiz ilk görev aylarında bizim eleştiri yazılarımızdan dolayı bana sitem ediyordu.
Emniyet Müdürümüz Hüseyin Namal Bey.
Her ortamda şehrin trafik sorununu mertçe dile getiriyordu.
Ve şimdi devlet vatandaşa sadece YOL VER diyordu.
Çünkü yol vermek, saygıdır, yol vermek kültürdür, yol vermek insanlıktır.
Ah yol vermeyi bir becerebilsek.
***
Şehirde yaşanan bazı sıkıntılarını yine şehir adına, Konya’nın sözde değil özde Dünya Kenti olabilmesi adına yazmaya çalışıyoruz.
Hoş, bunları yazınca da “kötü adam” oluyoruz, bazı yöneticilerimizin yalaka çalışanlarınca da “Bize karşı gazeteci” falanda oluyoruz. Ama biz yine bildiğimiz yoldan Cenab-ı Allah’ın izni ile şaşmayacağız. Aman bu noktada yatıp kalkıp dua edelim. “Yüce rabbim bizleri başımızı öne eğecek hatalar yaptırmasın. (Amiiiiin diye içlerinizin parçalandığını duyar gibiyim)
Aksi takdirde maazallah soluğu nerede alırız biliyorum(!)
Bugün de hem rahatsızlık duyduğumuz hem de memnuniyetle karşıladığımız konuları köşemize taşıyoruz.
BİSİKLET TERÖRÜ MEVSİMİ AÇILDI
Gündemimizdeki ilk madde; Konya Büyükşehir Belediyesi’nin 10 milyon avroluk yatırımla şehre kazandırdığını, emsalini yurt dışında Paris ve Barcelona’da, yurt içinde ise Kayseri’de gördüğümüz Akıllı Bisiklet Sistemi…
Türkiye’de bisikletin en yoğun kullanıldığı şehirlerden biri olan Konya’da bisiklet kullanımının kontrollü olarak artırılması, bu yolla trafik yoğunluğunun azaltılması ve çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla başlatılan proje kapsamında şehrin dört bir yanına bisiklet istasyonları kuruldu. Bu bisikletlerden en fazla yararlanan kesim ise kuşkusuz üniversite gençliği.
Ama bu gençlerimiz de kanlarının deli akmasından mıdır nedir bu bisikletleri ısrarla yanlış kullanmakta.
Peki yanlışlık nerede?
Hemen bunu da üç kelimeyle özetleyelim: Karanlıkta far olmaksızın kullanım, ters yoldan gitmek ve bisikletleri yol yerine kaldırımlarda sürmek…
Hem de erkeği ile kızı ile.
Hem de türbanlı kızlarımız sosyetik bayanlarımızla.
REKTÖR HAKKI GÖKBEL HOCA
BAŞBAKANI CAN EVİNDEN YAKALADI
İkinci gündemimiz ise; Selçuk Üniversitesi’nin başlattığı örnek proje.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan hanımın başlattığı ‘Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası’na Selçuk Üniversitesi de destek veriyor. Üniversitenin tüm yemekhane ve tesislerinde ekmek israfını önlemek ve daha sağlıklı beslenmeye dikkat çekmek amacıyla ekmeğin gramajı ve tuz oranı düşürüldü, un kalitesi yükseltildi, ekmeğe yüzde 5 kepek ilave edildi. Rektör Prof. Dr. Hakkı Gökbel, “Yeni uygulama ile amacımız daha sağlıklı beslenme imkanı sunmak ve ekmek israfını önlemek. Türkiye’de günlük üretilen 82 milyon ekmekten 4.6 milyon adeti çeşitli nedenlerle çöpe gidiyor. Sadece ekmek israfından ülke olarak günlük kaybımız 3.5 milyon TL.
Ne yazık ki bu rakamlar her geçen gün daha da tırmanıyor” diyor.
Rektör Gökbel’i, Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çok hassas olduğu bu noktada yaptığı çalışmalardan ötürü kutluyoruz. Sayın Rektör bu uygulamayla hem israfın önüne geçecek hem de Başbakanın gönlünü kazanacaktır!
Eeee rektör hoca ne de olsa spor ve sporcu sağlığında dünya markası unvanına sahip.
TEDES İLE DALGA
GEÇMEYE GELMEZ
“Birileri hala TEDES uygulaması başladı mı?”
“Ceza yazımlıyor mu?”
“TEDES arıza yapmış ceza yazılmıyormuş” … derse de siz siz olun sakın haa kanmayın aldanmayın.
Söylemesi ayıp Cumartesi akşamı Karatay’da bir malikanenin terasında en az 20 iş adamı ile iki ayrı sofrada kuzu ziyafetinde idik.
Yoğurtlu çorba ile başlayan tamamen organik salata ve domateslerle iştah açıp kuzu ve ekmek kadayıfını bir güzel yedikten sonra çay faslını da tamamlamış, çekirdek çitleyip sodalarımızı içiyorduk ki gecenin bombası patlayıverdi.
İsmini buradan yazmayacağım bir iş adamımız yukarıda tırnak içerisindeki dedikodulara inanmış olacak ki TEDES’ten kampus yolunda bir hafta içerisinde tam üç kez ceza yemiş. Hem de her biri 343 TL olmak üzere.
Durun durun gülmeyin. Dahası da var.
Bizim iş adamımıza “ceza yazılmıyor kameralar çökmüş” demişler yaa.
Bu abimiz kameraların önünden geçerken birde camdan el sallıyormuş.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Her korkuda binlerce eminlik vardır, göz karasında onca aydınlık mevcut.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Bir lokma ekmeğin bir damla suyun kıymetini idrak edebildiğimiz zaman ADAM oluruz
