Subay Ordu Evi yapacak başka bir yer bulamadınız mı?

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 21:20
YAZI
A
 İzninizle asıl mevzuumuza gelmeden önce kısa bir geçmişe gidelim.

Malum tarihi Alaaddin tepemizin, Saray İş Merkezi ve kilisenin olduğu cepheye bakan yerde Subay Ordu evi var. (Vardı)

Burası bizim gibi eski olanların hatırlayacağı Saray Sineması’na bakardı.

Benim çocukluğumda her hafta cumartesi günü öğle saatlerinde buranın önünde resmi geçit töreni ve bayrak indirme merasimi yapılırdı.

Tabii pazartesi sabahı da bayrak çekme töreni.

Çocukluğumda yeme konusunda biraz huysuz imişim. Evimiz buraya yakın olduğu için (Şuan ki Merkez İmam Hatip Lisesi’nin yanı, Doktor Abdullah Salim Sokak. Çalışkan Apartmanı ve karşısındaki iki katlı müstakil ev) rahmetli anneannem beni buraya götürür ben bunlara bakarken de benim karnımı doyururmuş.

Yine çocukluğumda hatırladığım buranın üst tarafında da Ramazan aylarında iftar ve sahur topları çaput ve barut karışımı ile burada tekerlekli toptan atılırdı. Orucumuzu ezan ve bu top sesi ile açar ve oruç için yine top sesiyle niyetlenirdik.

Bugünkü ağaçlarında 1952’de ekildiği yazılıyor.

Bu binanın 1959 yılında belediye meclisinin kararı ile tepede yalnız nikah salonu ve cami kalarak tamamen yıkılması ve çevre düzenlemesi yapılarak tepenin tabii ve doğal güzelliği ile kalması kararı alınmış.

Ancak 27 Mayıs ihtilali olunca dönemin 2. Ordu Komutanı Cemal Tural; başta Halkevi binası olmak üzere pek çoğunu yıktırsa da buraya dokunulmasına izin vermemiş.

Bizim sülalede hiç asker olmasa da nasıl oldu veya kiminle giderdim tam hatırlamıyorum ama ortaokul yıllarında bu Subay Ordu Evi’nin içindeki sinemaya ucuz olduğu için birileri ile giderdim.

Çünkü bizim çocukluğumuzda daha sonra gençliğimizde sinema kültürü diye bir şey vardı.

Şahin Sineması, Yeni Sinema, Park Sineması, Saray Sineması, Ferah Sineması ve Rüya Sineması yaz aylarında yazlık sinemalar gibi…

Hafta sonlarında Şahin sinemasına ailecek giderdik.

Sinemanın locaları vardı. O çocukluk yıllarım en güzel yıllardı.

İki haftada bir hafta sonu ailecek sinema keyfi, her hafta sonu ise rahmetli büyükbabam ile ya siyah-beyazlı Konyaspor maçı ya da yeşil-beyazlı İdmanyurdu maçları…

…………….

Neyse yakın zamanda özellikle de Sayın Davutoğlu’nun Türk siyasetine resmen girmesi ile bu Subay Ordu evi ile ilgili ilk ciddi açıklama sayın bakanımızdan gelmişti.  Yanılmıyorsam 2011 yılının Aralık ayı idi.      

Hatta yanılmıyorsam Sayın Bakanımız şöyle demişti;

 “Şehrimizin gözbebeği olan Hazreti Mevlana Türbesi ile Alâeddin Tepesi arasındaki bölgenin dönüşümünde şüphesiz en önemli noktalardan biri Alâeddin Tepesi'nin tarihi işlevine ve görünümüne kavuşması için yapılacak düzenlemeler olacak. Bunun gerçekleşmesi için de tepede bulanan orduevine yeni bir mekân bulunması gerekiyor. Bu konuda ilgililerle yapılan görüşmeler sonucunda Alâeddin Tepesi üzerinde bulunan orduevinin yeni düzenlemelere imkân verecek şekilde boşaltılması karara bağlanmış bulunmakta…”

…………..

Bu karara ister siz tarihi Alaaddin Tepesi’nden askeri kazımak deyin. İsterseniz şehrin oluşumu ile birlikte Konya ile özdeşleşen tepenin şanına yakışır şekildeki yeni ve modern şekilde düzenlemesideyin.

Nasıl olsa herkes kendi kafasına göre bir yorum yapıyor değil mi?

Buraya kadar olan kısım beni hiç ilgilendirmiyordu.

Hatta zaman içerisinde biraz sağlıklı düşündüğüm zaman “Gerçekten de Alaaddin Tepesi bize anlatıldığı gibi adam gibi düzenlenirse tepe muhteşem olacak” diyordum ve buna inanıyordum.

Amaaaaaaa Subay Ordu Evi’ni oradan kaldırırken yeni Subay Ordu Evi’nin şehrin en güzel ve en önemli kavşaklarından birine yerleştirilmeye başlanmasıyla bütün bu düşüncelerimden vazgeçtim.

Çünkü Alaaddin Tepesi’ni Subay Ordu Evi’nden kurtaralım derken şehrin en güzel yerlerinden birini veriyorsunuz.

Bilmeyenler için söyleyelim.

Dahası haftalardır susmama ve kendimi kilitlememe rağmen artık dayanamadığım ve sosyal sorumluluk duygum ile vicdanım ağır bastığı için yazmak zorunda kaldığım bu yer hava hastanesinin bulunduğu kavşak.

Meram Yeni Yol ile stadyuma giden kavşağın köşesi. Eski ordu evi binasının bulunduğu cepheden hava hastanesi cephesine kadar olan yer.

Allah rızası için koskoca arazide şehrin en güzel ve kıymetli yerinden başka Subay Ordu Evi yapacak yer mi bulamadınız?

Bu bölgeye hiçbir şey yapmayıp da yeşil alan yapsanız insanlar size söveceklerine dua ederlerdi.

Üstüne üstelik 12 Eylül’ü bir öğrenci olarak bizzat yaşamış bir insan olarak bugün yapılanları bir türlü anlayamıyorum.  

Kapalı kapılar ardında gözümüzün içine baka baka “Askerin orada ne işi var?” diyeceksiniz, Alaaddin Tepesi’nden çıkartacaksınız, sonra alıp en güzel yeri askere vereceksiniz.

Bu iş Hacivat ile Karagöz oyununu bile geride bırakmış durumda…

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Her şey insanoğluna feda iken insanoğlu ise kendine cefa olmuştur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Oto yıkama yerlerindeki sular kanalizasyon yerine caddelere akmadığı zaman ADAM oluruz.

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları