Konya sanayicisinin gözü kulağı Mersin limanına ulaşabilmekte

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 08:19
YAZI
A
 Konyalı olarak kızıl elmaslarımızdan birisi de hızlı trendi.

Benim bildiğim 30-35 yıl öncesinden bu yana Konya olarak Konya Ovası’nın sulanması (KOP), sivil havaalanı, Konya-Ankara arası hızlı tren rüyalarımızı süslerdi.

O yıllarda bu projeler gerçekleşse Konya uçar sanırdık.

Çünkü bunlar bizler için birer proje değil hayaldi.

KOP, bugün için Konya Ovası’nın bırakın yüzde yüzünü yarısını bile sulayamayacak olsa da sonuçta çok önemli mesafe alındı büyük ışık yandı.

Bundan sonra da ovanın yüzde yüzünün sulanması için ama su getirilir ama su toplanır orasını bilemem Sayın Başbakan’ın emri ile olacak.

Sivil hava alanı derdik.

Çünkü bir sabah bir akşam uçağa binebilmek için askerlerin süngüsünün gölgesinde 4 defa taramadan geçer, elimizi de cebimize bile sokamazdık, “Biri duruşumuzu beğenmez de elimizdeki bilete rağmen bizi uçağa bindirmez mi ki?” diye.

Bakın net söylüyorum artık ben bile yeni terminalin inşaatından rahatsızım.

Ve inşallah yeni bina iç hatlar olacak, mevcut bina dış hatlar.

Nasıl ama bakın o zaman siz bizim keyfimize.

Gelelim yüksek hızlı trenimize.

Trende dahil olmak üzere bu işi yapanlardan Konyalının hayalini gerçekleştirenlerden Allah bir değil bin kere razı olsun.

Ama sonuçta insanoğluyuz.

Hiçbir zaman tamam, yeter, duyduk demeyiz ki.

İsteriz de isteriz.

Eeeee hani bir yerde de istemeyene, ağlamayana meme verilmez diye büyüdük değil mi?     

Şimdi yolculuk olarak Konya-Ankara hattı tamam.

Konya-Eskişehir hattı hayalimiz olmazsa da tamam.

Şimdi bir yandan şükrediyoruz, bir yandan da Konya-İstanbul hattı ne zaman diye birbirimize gıcık veriyoruz.

İnanıyorum ki çok kısa sürede sonra Konya’dan İstanbul’a da ayağımızı kösüp daha rahat, daha ucuz ve daha hızlı gitme rüyamız gerçekleşmiş olacak. 

Ammaaaaaaaaaaa.

Biz şahıs olarak adam gibi yolculuk yapmaya başladık ama direkt ya da endirekt olarak da karnımızın doymasına neden olan bir sanayimiz var.

Sanayicimizin, üretecimizin hayali ürettiğini en ucuz, en süratli bir şekilde denize ulaştırabilmek.

Bu da raylı ulaşım sistemimizde Konya’nın Mersin Limanı’na ulaşması olarak adlandırılıyor.

Hani biz vatandaş olarak hızlı trenle Ankara, İstanbul işini hallettik bir de keyif için “Antalya’ya ne zaman ulaşacağız?” demeye başladık ya.

İşin ciddisi ve can alıcı noktası ürettiğimiz malın limana inmesi.

Ama şimdi karşımıza bir gerçek çıkıyor.

Dahası yol çıkıyor.

Bizim yüksek hızlı tren ile gittiğimiz hattan şükür yani malın taşınması mümkün değil. 

Yolculukta 250 kilometre ile gidiyorsak yük hattı en fazla en iyimser rakamlarla 160 kilometre hız yapabiliyor.

Eeeee şimdi bu güzergah için insana ayrı, yükü ayrı hat mı yapılacak?

İleride dönemleri için belki.

Ya da belki de demeyelim zaman içerisinde evet, inşallah yapılır.

Çünkü nasıl yapılacağını gördük ve yaşıyoruz.

Ama biz ‘hemen limana inelim’ diyorsak ki doğrusu da Mersin denildiği zaman yüktür, maldır o zaman süratimizi düşürmemiz lazım.

Tekrar başa dönüyoruz.

İnsanoğlu bu.

Ne doyar ne durup şükretmeyi bilir.

Eğer yanlış bir benzetme olmaz ise ben kendimizi, günümüzün insanoğlunu hep süngere benzetirim.

Hep bana.. Hep bana… deriz.

Şimdi böylesine teknolojik bir gerçek ve alt yapı gerçeği önümüze gelmek üzere.

Biliyorum ki büyüklerimizin dosyasında da bu var.

Ve çok kısa zamanda bu dosyalar, raporlar, haritalar, fizibilite raporları en detaylı bir şekilde hazırlandı sunumu bekliyor.

Burada karar tarihi bir karar olacak.

Allah hakkımızda hayırlısı versin diyoruz.

Ve biliyoruz ki Konya’yı aşıp Ankara’da gündeme gelecek bu karar için büyüklerimizin de ne kadar zor durumda olduklarını biliyoruz.

Biz sadece son gelişmeleri sizlerle paylaşmak istedik.

Tekrar tekrar yatıp kalkıp şükrediyoruz ve Cenab-ı Allah’ım devlete millete zeval vermesin. Hakkımızda ne hayırlı ise onu versin diyoruz.

  GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kanaatkâr olmak, rahatlığa kavuşturur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Meram Yeni Yol’da Hanımlar Lokali’nden çıkan bayanlarımız otomobillerini tek yönlü yolda geri istikamette kullanmadıkları zaman ADAM oluruz.

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları