Metroyu Başbakan’dan niye istemediniz?

Kayıt Tarihi: 01.01.1970 02:00 - Son Güncelleme: 17.05.2024 03:36
YAZI
A
 Başbakan’ın iki günlük Konya ziyareti bitti. Bitti ama biz bu gelişi, yaşanılanları ve de konuşulanları daha çoook yazarız. Önce peşin peşin söyleyeyim.

Ben Sayın Başbakan(ı seviyorum. Çok takdir ediyorum. Fevri de olsa yaptığı çıkışlara ise hayran kalıyorum. Şimdi siz “Biz de beğeniyoruz” diyeceksiniz. Haklısınız. Ama ben biraz farklı değerlendirme yaparak bunları söylüyorum. Dahası yazarak bir yerde kendimi bağlıyorum. Nacizene Ankara’da gazetecilik yaparken, Rahmetli Özal ve DemirelCumhurbaşkanı iken, yine Rahmetli Erbakan, rahmetli Türkeş, Çiller, Baykal, Mesut Yılmaz ile bire bir çalıştım. Sayın Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın da son dönemlerinde İstanbul’da kendisini takip etmeye çalıştım.

Tüm bu liderlerin parti içerisinde ve halk nezdinde sevilen ve sevilmeyen yönlerini genel anlamda şöyle bir tarttıktan sonra bu ifadeleri açıkça kullanıyorum.

Sayın Erdoğan gerçekten farklı bir liderlik portresi çiziyor.

Erdoğan ve Konya’ya gelince samimi olarak ifade etmek gerekirse Sayın Başbakan’ın Konya’ya karşı sempatisi çok açık, tıpkı İstanbul’a olduğu gibi. Ama bu son ziyarette de gördük ki Konya yine fırsatı kaçırdı. Mesela?

Mesela Sayın Başbakan’a bir tek Allah’ın kulu çıkıp da “Efendim Konya’ya metro lazım” demiyor.

Dese… Dese yemin ediyorum bugün metro için kazma vuruluyordu. Mesela Sayın Başbakan siyasilerin bir türlü beceremediği çevre yolunu resmen gündeme taşıdı. Nasıl taşıdı?

Ahmet Sorgun’un yiğitliği sayesinde.  Allah Ahmet Sorgun’dan razı olsun. O herkese kapalı toplantıdaAhmet abimiz pek çok kişinin kendisinden beklenmeyen hamlesini yapıyor ve Başbakana durumu arz ediyor. Başbakan da düğmeye basıyor. İşte bu iş bu kadar basit.

Ama bildiğimiz kadarı ile bir tek Allah’ın kulu metro diyemediği için bizim metro da yine havada kalmış oluyor.

BİRİLERİ SÜREK AVINA ÇIKMIŞ

Allah bizi dostlarımızdan eksik etmesin. Başbakan Ankara’ya döndükten sonra büyüklerimiz aradı. Yazdığımız yazılar şehirde birilerini rahatsız etmiş. O kendini çok büyük sananlar sağı solu arayıp akıllarınca sürek avına çıkmışlar “Uğur Özte’ye konuşmaları kim sızdırdı?” diye akıllarınca soruşturuyorlarmış. Onlara bir daha söyleyelim.

Bizim Başbakanlık ile hiçbir işimiz olmaz. Ama orada bize inanan ve güvenen çok abilerimiz ve büyüklerimiz vardır. Bizim Parti Genel Merkezi ile uzaktan yakından ilgimiz yoktur. Ama orada görevli pek çok dostumuz vardır.

Dahası mı? Bizim Çankaya köşkü ile hiçbir işimiz ama hiçbir işimiz olmaz.

Ama bizi arzu ettikleri zaman elimizden tutup Çankaya’ya götürecek büyüklerimiz vardır.

Eğer biz merak eder bir şeyi öğrenmek istersek, kimseye zarar vermemek adına ama şehir için her şeyi öğreniriz. Onun için siz hiç kendinizi zorlamayın ve işinizi yapın.

İstersek off the record olanları da öğreniriz.

MEVLANA TÖRENLERİNİN SKANDAL

BİLET İŞİ İÇİN BİRİLERİ HESAP VERMELİ

Bir törenleri daha hayırlısı ile kazasız belasız geride bıraktık. Ama törenler için söylenecek çok şey var. Mesela tören ve bilet konusunda Başbakanın açıklaması ortada.  Yani konu Sayın Başbakan’ın dosyasına konmuş. Sayın Valimiz Aydın Nezih Doğan pek çok konu ile beraber bilet içinde yine birebir konu ile ilgilendi. Ama sonuç bana göre tam bir fiyaskoydu. Bilet bulmak almak mümkün değildi öyle değil mi?

Son gün Şeb-i Arus töreninde bile Sayın Başbakan törende yerini aldığı halde tribünlerin yarısı boştu. İlerleyen saatlerde hazır kıtalarla koltuklar dolduruldu.

Ama Şeb-i Arus gecesi saat 18.25’te gazeteye bana tam 4 bilet daha getirildi. 14’ü içinde 10 tane. Yani bir vesile ile alınmış ama gidilmeyen biletler. Böyle pek çok örnek verebilirim.

Biz yıllardır bilet işini daha dün bile çözemedik, İstanbul 15 Aralık’ta 10 bin kişiye 225 liradan bilet satıp doldurdu. Haksız mıyım?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Düşene gülen acıyandan çok bulunur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yağmur yağıyor diye kırmızı ışıkta geçmediğimiz zaman ADAM oluruz.

ETİKETLER:

Uğur ÖZTEKE

Uğur ÖZTEKE

Yazarın Diğer Yazıları