Büyükşehir’in Kitap Fuarı etkinliği...

Değerli Başkan Cengiz Çivi Bey’in hatırlatması ve ikazı ile dün köşemize taşıdığımızKitap Fuarı ve etkinlikler programı meğer vatandaşlarımız arasında bizim tahminlerimizin ötesinde eleştiriliyormuş.

Biz bu satırları yazıncaya kadar gelen telefonlardan, gönderilen maillerden ve yapılan yorumlardan bunları anlıyorduk.

Mesela şehir adına bir süre siyaset yapan ya da yapmaya çalışan ama benim için siyasi görüşü, şehre siyasi bakışı ne olursa olsun çok kaliteli bir şehir insanı olarak tanıdığım ve şehir meselelerinde hiçbir zaman siyasi olarak bakmayan Bahri Kılınçel Bey, fuar ile ilgili izlenimlerini bizimle şöyle paylaşıyordu;  

“Uğur Bey bugünkü (dünkü) Konya Büyükşehir Belediyesi’nin kitap fuarı etkinliği ile ilgili yazınızı okudum.

Ben geçen yıl da fuarı takip eden, söyleşilere katılan birisi olarak bu etkinlikleri gerçekten çok amatörce ve kitaptan anlayamama etkinliği olarak değerlendiriyorum.

Bu etkinliği düzenleyen Konya Büyükşehir Kültür Daire Başkanlığı kitap deyince sadece İslami yayınlar olarak algılıyor.

Bence en doğrusu buraya İslami kitap fuarı deseler daha doğru olurdu.

Katılan yayınevlerinin hepsi sadece İslami yayın satan yayın evleri. Stantlar hep dini yayınlarla dolu.

Hâlbuki kitap dünyası sadece dini yayınlardan oluşmaz.

Türkiye’de çok farklı yayınevlerini çağırmalılar.

Kitap deyince sadece dini yayınları anlayan bu Kültür Daire Başkanlığı bu anlayışıyla Konya’ ya hizmet ettiğini zannediyorsa yanılıyor. Bu sadece Konya’yı dar pencereye mahkum etmektir.

Bu seneki kitap etkinliğinde konuşma planlanmış bakıyoruz.

Sadece Gülen cemaatine mensup yazarlar konuşuyor.

Söyleşilere ilgi çok az.

Baktım iki gündür söyleşilere bazen 4-5, bazen 5-10 kişi katılıyor. 

Bu gün şahit olduğumuz söyleşide saatinde başlamıyor, sabırsızca bekledik bir anons yapıldı.  “Yazarımız Prof. Dr. Güngör KARAUĞUZ söyleşisini slayt ile sunacağından perde getireceğiz” dediler. Baktık ki bir çarşaf bez gerdiler. Söyleşi yarım saat geç başladı.  Söyleşinin yapılacağı yere bir slayt perdesi getirilemez midir?

Uğur beyciğim Kültür Dairesi bence Kayseri’deki, Gaziantep’teki, Denizli’deki, Bursa’daki, Manisa’daki, kitap fuarlarını gidip görsünler.

Ayrıca neden bu şehirde TÜYAP kitap fuarı düzenlemez?

Bunu düşünsünler.

Kitapların dünyada tek yanlı sergilendiği yerler Sovyetler Birliği’ndeydi. Bu anlayış dünyada bitti.

Kitaplar sadece İslami yayınlardan ibaret değildir.

Saygılarımla.”

…………..

Bahri Bey böyle bir değerlendirme yaparken Ali Sami Durduran Bey ise Kitap Fuarlarına farklı bir bakış açısı getiriyor ve

“Birçok Büyükşehir’de Belediyeler kitap fuarı düzenlemez...

Genelde bu fuarları Kültür Bakanlığı, Üniversiteler, Milli Eğitim kuruluşları, Diyanet Vakfı ve benzeri kuruluşlar düzenlerler.

Konya’ya gelince bu kuruluşlardan tık yok.

Durum böyle olunca da mecburen Büyükşehir el atmış tebrikler.

Fakat arkadaşların haklı eleştirisi sadece dini kitaplar tanıtılmasında.

Haklılar...

Fakat İstanbul, Ankara’da bulunan yayınevleri entelektüel, çok yönlü ilmi kitaplar Konya’da çok az okunduğu için gelmek istemiyorlar...”

………….

Ali Sami Bey’in bu görüşü de bence çok doğru ve okuyunca da mantıklı geliyordu.

Fatih Söze rumuzlu okurumuz ise “Bence” başlığı ile görüşünü paylaşırken çok daha farklı bir ince gönderme yapıyor ve;

“Konya'da kitap fuarına ihtiyaç yok ve gereksiz. Kitap ve kitap okuma insanı bir noktadan alıp başka bir noktaya taşımalı. İnsan, bu yolculuğunda da bir sürü noktaları görmeli, dünya görüşü genişlemeli... Konya 40 senedir aynı hep aynı. Kabalıkta, bronzlukta aynı noktada, hala ceketin asıldığı ve iktidar olduğu yer.”

……………

Fatih Söze rumuzlu okurumuz gibi işi evirip çevirip başka yerlere gönderen okurlarımızın sayısı da oldukça fazla idi.

Tabii bu arada Tarık Bey gibi direkt olarak bize gönderme yapan(!) sevgili okurlarımız da vardı. Bakın Tarık Bey, “Zindan” başlığı ile “Üstadın zindan iki hece adlı şiirinden etkilenmişlerdir de onun için. Zindanla hani kitap duygusal oluyor ya, ondandır. Gazeteci olarak bunları bilmek lazım Uğur Bey…” diyordu.

………..

Tarık Bey’e de teşekkür ederken bu konudaki Belediye yetkilerimizin gelecek yıllar için bu eleştirilere de dikkat edeceklerine inanarak herkese duyarlılıklarından dolayı teşekkür ediyoruz.

Tabii bu arada bir dosttan da telefonla bilgi geldi. Yayınevi sahiplerinin kitap fuarının merkezde olmasını ısrarla istediklerini geçen yıl bu fuara 100 bini aşkın ziyaretçinin geldiğini ifade eden okurumuz bu yıl da bu rakamı beklediklerini söylüyordu. Yer sıkıntısından söz eden okurumuz bizi bu konuda daha da bilgilendirecek. O yazıyı bekliyorum. (Ama biz yazımızı bitirdiğimiz zaman hala gelmediği için bu konuya şimdilik noktayı koyuyoruz)    

KAÇAK OLARAK ÇALIŞAN VE ÇALIŞTIRILAN SURİYELİ

KAÇAK İŞÇİLERLE İLGİLİ DÜĞMEYE BASILMIŞ

Yine bu noktada bize ulaşan güzel bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Suriyeli mültecilerin işyerlerinde kaçak olarak çalışması ya da çalıştırılması ile ilgili yazımızın yayınlandığı gün yetkili büyüklerimiz sorunun çözülebilmesi için düğmeye basmışlar.

Bizim yazımızı da ihbar olarak değerlendirmişler.

Eğer yazdıklarımız ile hayırlı bir işe vesile olabiliyorsak doğru bir şey yapabiliyorsak ne mutlu bize.

Allah hiç birimizi cümlemizle birlikte başımızı öne eğecek hatalar yaptırmasın diyoruz.

VALİ YARDIMCISI BEKİR YILMAZ

BEY’E BAŞ SAĞLIĞI DİLEKLERİMİZİ İLETİYORUZ

Bu arada Vali Yardımcılarımızdan Sayın Bekir Yılmaz Bey’in hafta sonunda babasını kaybettiğini öğrendik. Amasya’da defin işleminin de yapıldığından geç de olsa bilgi sahibi oluyorduk. Bu vesile ile merhuma Cenab-ı Allah’tan rahmet, Yılmaz ailesinin fertlerini de sabır dileriz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Madde inceldikçe mana kuvvet kazanır, ceset disipline edildikçe ruh adeta melekleşir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bayan sürücümüz Zafer Sanayi Kavşağı’nda kırmızı ışıkta otomobilinin camını açıp ağzındaki sakızı yere tükürmediği zaman ADAM oluruz.